Alfa Romeo 4C ile İzmit Körfez Pisti’nde bir test sürüşü gerçekleştirdik. Araçla ilgili incelememiz ve yorumlarımız videomuzda…

Bugün İzmit Körfez Pisti’ndeyiz… Konuğumuz; çok özel ve hatta çok güzel bir otomobil; Alfa Romeo 4C.

Merhaba,

Kısa bir durgunluğun ardından yeniden yapılanan Alfa Romeo, 2013 yılında sıra dışı bir spor modelle karşımıza çıktı. Hafif ve kompakt olarak geliştirilen 4C Türkiye’de ve özel siparişle satılıyor.

Aracı incelersek klasik Alfa Romeo çizgilerini hemen görüyoruz. Burundaki Alfa logosu ve V formlu giriş bunun doruk noktası.  Farlarsa modifiye dünyasından fırlamış gibi. Alışılmış far boşluğuna yerleştirilen küçük aydınlatmalarla sportif bir görünüm yaratılmış.

Alfa Romeo 4C’nin yan tasarımı ise biraz Lotus modellerini andırıyor. Alçak burun ve yükselen arka bölüm şık bir bütünlük oluştururken kapı üstlerindeki hava girişleri de dikkatlerden kaçmıyor.

Alfa Romeo 4C, sadece 65 kg gelen karbon fiber, tek parça bir şasi üzerinde yükseliyor. Ayrıca aracın dışı da SMC ismi verilen, çeliğe göre yüzde 20 daha hafif olan kompozit bir malzemeden imal edilmiş. Tüm bu düşük ağırlıklı parça kullanımı sonucu araç sadece 895 kg.

Alfa Romeo 4C’nin iç mekanında da hafiflik konusunda çalışma yapılmış. Bu sebeple sade bir iç mekan bizi karşılıyor. Malzeme kalitesi yeterli ama iddialı değil. Direksiyonun arkasında dijital bir kadran var. Ve bu, otomobildeki tek dijital ekran.

Orta konsolda vites sistemi biraz sıra dışı. Klasik vites kolu yerine 4 adet buton bulunuyor. Bu butonlar sayesinde aracı; geri, ileri, boş ve park modlarına alabiliyorsunuz.

Koltuklar yanal destekleriyle sportif bir model olmasının hakkını veriyor. Pedal seti ise yarış otomobillerindeki gibi zemine bağlantılı ve metal kaplamalı. 110 litrelik bagaj hacmi ise ancak küçük bir çantayı alacak düzeyde.

Alfa Romeo 4C’nin olabildiğince hafif tasarlanması büyük bir motor kullanma ihtiyacını ortadan kaldırmış. Araçta 1.7 litre hacminde, turbo beslemeli bir ünite görev yapıyor.

Bu motor 6000 devirde 240 beygir güç, 2200 ile 4250 devir arasında 350 Nm tork üretiyor. Güç markanın TCT ismini verdiği çift kavramalı otomatik şanzıman ile arka lastiklere aktarılıyor.

Kalkış kontrol sistemine sahip otomobil fabrika verilerine göre 4.5 saniyede 0’dan saatte 100 km hıza ulaşabiliyor. Turbo gecikmesine yakalanmadıkça iddialı bir şekilde hızlanan aracı otomatik şanzıman biraz engelliyor. Şanzımanı kulakçıklarla manuel olarak kontrol etmeniz bizden size tavsiye.

Önde 18, arkada ise 19 inçlik jantlar kullanılıyor. Brembo marka fren sistemi etkileyici bir performansa sahip ve aracı saatte 100 km hızla giderken 36 metrede durdurabiliyor. Fabrika verilerine göre karma tüketim ortalaması 6.8 litre. Tabii biz pistte kullandığımız için 18 litre civarında bir tüketim gözlemledik.

Yarış egzoz kiti sayesinde Alfa Romeo 4C, 60’lı 70’li yılların spor otomobillerini andıran bir sesle hızlanıyor.

Araçta sunulan D.N.A sürüş modları sayesinde vites değişim hızından gaz pedalı tepkilerine kadar pek çok kriteri ayarlamak mümkün. Ayrıca bu sistemde yepyeni bir Race-yarış modu da sunuluyor.

4C’nin motoru arkaya konumlanmış. Bunun yanında önde çift salıncaklı, arkada ise MacPherson tipi bir süspansiyon kullanılmış. Araç hafif olmanın avantajını çeviklikte ve yol tutuşta gösteriyor. ESP sistemi çok az anda devreye girme ihtiyacı gösteriyor.

Yine hafiflik amacıyla Alfa Romeo 4C’de elektronik destekli bir direksiyon kullanılmıyor. Bu durum park manevralarında biraz kas gücü istese de his anlamında sürücüyü memnun ediyor. En ufak bir yapaylık hissetmiyorsunuz.

Özetle, Alfa Romeo 4C çok güzel görünen bir otomobil. Ancak motor ve şanzıman uyumunun daha iyi olmasını beklerdik. Diğer bir handikapı ise 420 bin TL’lik fiyatı. Ne yazık ki bu fiyat en büyük rakibi Porsche Cayman’dan fazla.

Keyifli sürüşler