Kategori arşivi: Haberler

Nissan Qashqai 2017 ilk tanıtım videosu

Avrupa’nın en çok satan crossover’ı Nissan Qashqai’nin, makyajlanan yeni yüzü sergilendi. Araç yeni teknolojileri de beraberinde getirecek.

Okumaya devam et

Şampiyonlar piste çıkıyor

Otomobil sporlarında yılın en hızlı pilotunu belirlenecek olan ‘Şampiyonlar Şampiyonası’, Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu (TOSFED) tarafından 18-19 Mart tarihlerinde İzmir’de gerçekleştirilecek.

 

Spor Toto, Opel Türkiye ve Petlas katkılarıyla Ülkü Park Yarış Pisti’nde düzenlenen organizasyon, 18 Mart Cumartesi günü 10:00-15:00 saatleri arası gerçekleştirilecek sıralama turlarıyla başlayacak. Sıralama turları sonunda hızlı 16 isim, ertesi gün koşulacak olan elemelerde yarışmaya hak kazanacaklar. 19 Mart Pazar günü 10:00-16:00 saatleri arasında Opel Corsa OPC yarış otomobilleri ile gerçekleşecek elemeler ve finaller sonunda 2016 Şampiyonlar Şampiyonu belirlenmiş olacak.

 

15 yıllık aradan sonra ilk kez düzenlenen organizasyon Apexmasters drift pilotları ve Ukraynalı Red Bull sporcusu Alexander Grinchuk’un drift gösterileri, Birkan Polat’ın motosiklet akrobasi gösterileri, İskender Atakan, Cem Hakko, Volkan Işık ve Serkan Yazıcı gibi eski şampiyon pilotların şov sürüşleri ile renklenecek. Ayrıca Retro Rally sergisinde 12 efsane ralli otomobili otomobil severler ile buluşacak.

 

Otomobil sporları 2017 sezon açılışı niteliğindeki organizasyon ücretsiz olarak izlenebilecek ve izleyiciler arasından seçilecek talihliler drift otomobillerinin sağ koltuğuna geçerek bu heyecanı yaşama şansı bulacaklar.

 

 

Yeni Ford Fiesta ST artık 3 silindirli

Ford, Yeni Fiesta ST modeli ile 2017 Cenevre Otomobil Fuarına konuk oldu. Performansı konusunda oldukça soru gelen model teknik detaylarını nihayet açıkladı. Üç silindirli bir motor ile gelen Ford Fiesta ST 200 Hp güç ve 290 Nm tork değeri üretiyor. Modelin en dikkat çekici olan kısmı ise 3 silindirli oluşu. Ford mühendisleri bu konuda fazlasıyla çalışmış.

Model 3 ve 5 kapılı olarak satılacak. Cenevre’de sadece 3 kapılı versiyonu yer alan model bu haliyle kesinlikle daha sportif görünüyor. Lansman özel renk ile otomobil severlerin karşısına çıkan yeni Ford Fiesta ST, içeride ise Recaro koltuklar ile meraklıları karşılıyor. 8 inç ekrana sahip otomobil, B & O Play Sound ses sistemiyle desteklenmiş.

SsangYong XAVL 2017 Cenevre Fuarı’nda sahne aldı

SsangYong, yeni modeli XAVL ile 2017 Cenevre Otomobil Fuarı’nda sahne aldı. 1990 yılların klasik Korando modelinden esinlenerek yapılan konsept, üç sıralı koltuklu olarak geliyor. Model 4630 mm uzunluğa, 1866 mm genişliğe, 1640 mm yüksekliğe ve 2775 mm aks mesafesine sahip. Uzun karosere sahip model 7 kişilik oturma düzenine sahip.

 

Yeni Aston Martin Valkyrie 2017 Cenevre Fuarı’nda sahne aldı

Aston Martin’in yeni ismi Valkyrie 2017 Cenevre Otomobil Fuarı’nda sahne aldı. Daha önce Aston Martin Red Bull AM-RB 001 olarak bilinen melez otomobil, yeni isimle daha çok dikkat çekmeye geliyor. Bu model ile birlikte marka daha performanslı bir hiper otomobil yapma bilincinde olduğunu tüm dünyaya bildirdi.

 

6.5 litre hacminde V12 motora sahip olan model 900 Hp güç üretiyor. Daha sonrasında Rimac tarafından geliştirilen piller ile F1 benzeri enerji geri dönüşüm sisteminin modele entegresi sağlanmış. Modelin aerodinamik yapısıda otomobile daha fazla artı katacak.

 

Yeni 2018 Porsche Panamera Sport Turismo Cenevre’de sahne aldı

Porsche, yeni Panamera Sport Turismo ile 2017 Cenevre Otomobil Fuarı’nda sahne aldı. Uzunca sure gündemi meşgul eden model nihayet canlı olarak otomobil severlerin karşısındaydı. Tasarım konusunda konsept modeline benzeyen model, oldukça sportif görünüyor. Çatı tasarımının farklı olarak planlandığı bu model arka da 520 litrelik bir alanı size sunuyor. Tüm koltuklar yatırıldığında bu alan 1390 litreye ulaşıyor. Bunların yanı sıra Yeni 2018 Porsche Panamera Sport Turismo’da arkada 3 kişi oturma opsiyonuda size sunulmuş. 5 farklı varyasyon ile de sunulacak modelin detayları şu şekilde sıralanıyor: Panamera 4, Panamera 4S, Panamera 4S Dizel, Panamera 4 E-Hibrit ve Panamera Turbo Sport Turismo.

 

Yeni 2018 Porsche Panamera Sport Turismo için fiyat ise 96.200 $’dan başlıyor. 4 E-Hybrid varyasyonunun fiyatı ise 109.200 $ olarak biliniyor. Turbo içinse 154.000 $ ödemeniz gerekecek.

 

Mitsubishi Eclipse Sport Cenevre’ye Damga Vurdu

Mitsubishi Motors’un özellikle Avrupa’da tamamen bir “SUV” markası olma yolundaki yeni marka yapılanmasını ve konumlandırmasını destekleyen Eclipse Cross, markanın ASX ve Outlander ile yarattığı müşteri kitlesini genişleterek, öne çıkan kusursuz dizaynı, benzersiz sürüş dinamikleri ve inovatif detayları ile markanın hedef kitlesine yepyeni bir yön verecek.

Keskin görünümü ve maskülen hatlarının yanı sıra, benzersiz bir sürüş deneyimi sunacak olan Eclipse Cross Mitsubishi Motors’un yeni dizayn felsefesinin startını verirken, içinde bulunduğu SUV segmentine yenilikçi özellikler getirecek. Eclipse Cross, markanın 40 yıllık SUV uzmanlığı, 80 yıllık 4×4 geçmişi ve 30 yıllık All-Wheel- Control teknolojisini arkasına alarak Mitsubishi Motors’un yeni ürün yolculuğunu başlatmış oluyor.

Mitsubishi Motors, yeni konumlandırmasının ilk adımını Eclipse Cross ile atarken, tamamen bir SUV oyuncusu olma yolundaki yeni ürün stratejisini de bu otomobille kanıtlamış olacak. Bu bağlamda, yeni Eclipse Cross, Mitsubishi Motors’un ürün gamında ASX ve Outlander’ın yanına yerleşerek, markanın zaten mevcut olan SUV ürün gamındaki yerini alacak. Keskin hatlara sahip coupe-vari SUV tasarımı, Japon mühendisliği kalitesi, benzersiz sürüş dinamikleri ve yenilikçi özellikleri ile Eclipse Cross yeni müşterilerin dikkatini çekecek.

Mitsubishi Motors’un Eclipse Cross ile başlattığı yeni ürün gamı yolculuğu, açık bir şekilde yeni otomobil için seçilen isme de yansıtılmış. Eclipse Cross, ismini Mitsubishi Motors’un 1989 ve 2012 yılları arasında Amerika’da satılan ve çok sevilen Eclipse spor otomobilinden alıyor. Güneş tutulması sırasında ortaya çıkan göz alıcı parlaklıktan esinlenerek, inovatif bir sürecin sonucunda geliştirilen yoğun parlak metalik kırmızı renk araca adını veren unsurlardan bir diğeri olarak görülüyor.

Farklılaştırılmış Dinamizm

Mitsubishi Motors’un geçtiğimiz üç yıl boyunca konsept XR PHEV II, konsept eX ve konsept GT-PHEV otomobillerinde sergilediğii gösterişli ve otantik görsel kimliğin oluşturduğu yeni global tasarım stratejisi Eclipse Cross’a uygulandı. Dinamik hatlara ve atletik çizgilere sahip Eclipse Cross’da Mitsubishi Motors’un yeni görsel kimliği “Dynamic Shield”i daha çarpıcı hale getirmek için LED farları ve gündüz farları daha yükseğe yerleştirilirken, sis farları ve sinyal lambaları daha aşağıda bulunuyor. Coupe-vari keskin hatlara sahip Eclipse Cross, kama şeklindeki kemer çizgisi, arka kısmında yer alan ve öne doğru eğik olan C sütunundan çıkan sıra dışı V çizgisi ve kaslı arka çamurlukları ile heybetli ve dikkat çekici çizgilere sahip.

Japon Mühendisliği

Mitsubishi Motors, yeni marka konumlandırmasını desteklemek için, Eclipse Cross ile başlayarak ürün gamındaki her bir ürünün kalitesini artırmayı hedefliyor. Gerek ürünün dışında gerekse iç tasarımındaki malzeme seçimi, kaplamalar, dokumalar ve renkler bu konumlandırma ile paralel olacak şekilde seçildi. Eclipse Cross için özel olarak geliştirilen yarı transparan kırmızı rengi ilk olarak göze çarpıyor. Eclipse Cross’un gümüş ve deri detaylar ile karbon ve piyano siyahının hakim olduğu iç kabini dikkat çekiyor.

Mitsubishi Motors günümüzün ihtiyaçlarını göz önüne alarak Eclipse Cross’da bir çok yeni teknolojik çözümler sunuyor. Orta konsola yerleştirilen touchpad kontrol mekanizması sayesinde sürücü, müzik sistemi ve akıllı telefon fonksiyonlarını pozisyonunu değiştirmeye gerek kalmadan minimal göz hareketleri ile kontrol edebiliyor. Eclipse Cross’da ayrıca sürücünün hız, adaptif hız sabitleme sistemi, çarpışma önleyici uyarı sistemi, şerit takip uyarı sistemi gibi bilgileri takip edebileceği Head up Display (Direksiyon üzeri gösterge ekranı) bulunuyor.

Geniş İç Hacim

2,670 mm dingil mesafesine, 1,805 mm genişliğe ve 4,405 mm uzunluğa sahip Eclipse Cross, ayarlanabilir arka koltukları ve panoramik cam tavanı ile yolcularına havadar ve geniş bir iç hacim sunuyor. Sessiz çalışan motoru ve geliştirilmiş ses yalıtımı ile keyifli bir sürüş deneyimi sunuyor. Eclipse Cross’un, 1,5 turbo benzinli motor, 6 ileri vitesli manuel şanzıman veya CVT şanzıman ile 4×2 ve 4×4 versiyonları olacak. 2,2 litre turbo dizel motor ise 8 ileri otomatik şanzıman ile 4×4 araçlarda sunulacak. Rijit gövde yapısına sahip Eclipse Cross’da iyi kalibre edilmiş süspansiyon sistemi, aktif sapma kontrolü ile birleştirilmiş Sürekli

Dört Çeker Sistemi (S-AWC) bulunuyor.

Eclipse Cross, ayrıca adaptif hız sabitleyici, çarpışma önleme sistemi, şerit takip uyarı sistemi, kör nokta uyarı sistemi, hareketli nesne algılama sistemi, çevre görüş sistemi, elektronik park freni gibi gelişmiş güvenlik özellikleri ile donatıldı.

Mitsubishi Motors, yeni nesil kompakt SUV otomobili Eclipse Cross’u, Avrupa’da Türkiye pazarı ile aynı anda Aralık ayında satışa sunacak.

 

Yeni 911 GT3 yarış pisti için doğdu

Yeni Porsche 911 GT3, motor sporlarına özgü bir performans, sistematik hafif bir gövde ve dizginlenmemiş bir sürüş deneyimi sunuyor. Bu en yeni versiyonun kalbinde, dört litrelik yatık bir motor bulunuyor: 368 kW (500 beygir) gücündeki bu inanılmaz motor, 911 GT3 Cup safkan yarış otomobilinde bulunan versiyonla hemen hemen aynı. Arka akstan yönlendirmeli ve sistematik hafif tasarımlı şasi de motor gücünü üst düzey sürüş dinamiklerine dönüştürmek için yeniden tasarlandı. Yarış otomobilleriyle aynı test pistinde geliştirilen ve aynı üretim bandında üretilen Porsche’nin motor sporları teknolojisi bir kez daha yola hazır bir spor otomobille buluştu.

 

GT3 sahipleri, piste de çıkıyor

Porsche GT sürücülerinin büyük çoğunluğu spor otomobillerini yarış pistinde de denemeye bayılır. 3,88 kg/kW (2,86 kg/hp) güç-ağırlık oranı sayesinde yeni 911 GT3 de gerçek karakterini yarış pistinde ortaya çıkarıyor. Özellikle GT için uyarlanmış yedi vitesli ve çift kavramalı PDK şanzımanın standart olduğu bu iki koltuklu otomobil, deposu tam doluyken 1.430 kilogramağırlığa sahip ve 0’dan 100 km/h hıza 3,4 saniyede çıkabiliyor. Otomobilin azami hızı ise 318 km/h. Katıksız bir sürüş deneyimini tercih edenler için Porsche yeni 911 GT’nin manuel, altı vitesli bir alternatifini de sunuyor. Manuel vitesli versiyon 0’dan 100 km/h hıza 3,9 saniyede ulaşıyor, azami hızı ise 320 km/h.

 

Yarış dinamiği için tasarlandı

Yeni 911 GT3’nin Porsche’nin yarış pistlerindeki deneyiminden yararlanılarak geliştirilen şasisi, daha da üstün bir sürüş dinamiği için tasarlandı. Yeni çift koltuklu otomobilin yüksekliği, 911 Carrera S’ten 25 mm daha düşük. Temel tasarımdaki rötuşlar haricinde, aktif arka akstan yönlendirme sistemi sayesinde şasinin yol tutuşu da üst düzeye çıkarılmış durumda. Otomobilin hızına bağlı olarak arka tekerlekleri ön tekerleklerle aynı ya da ters tarafa yönlendiren bu sistem, aracı daha çevik ve yolda daha istikrarlı kılıyor. Dinamik motor bağlantıları ve arka diferansiyel kilidi de otomobilin sürüş dinamiklerini geliştiren özellikler arasında.

 

Dış tasarımda asıl unsur aerodinamizm

Görünüş söz konusu olduğunda 911 GT3, hangi amaçla tasarlandığı konusunda şüpheye yer bırakmıyor. Karbon arka kanat, spor otomobilin dış görünümünü belirleyen asıl unsurun aerodinamik performans olduğunun altını çiziyor. Otomobilin on ucu ve ön spoiler da, çok daha iyi bir hava akışı için optimize edilmiş durumda. Gövdenin hafifletilmiş arka kısmında, egzoz çıkışlarında ve yeni difüzerde de aerodinamik geliştirmeler dikkat çekiyor.

 

3 farklı koltuk seçeneği

Yeni, yüksek performanslı spor otomobilin iç mekanı da 911 GT3 sürüş deneyimine uygun olarak tasarlandı. 360 milimetrelik GT spor direksiyon, 918 Spyder’da kullanılan ile aynı. Geliştirilmiş yan yastıklar ve mekanik ileri/geri konum ayar özelliğine sahip Porsche Sports Seats Plus koltukları sayesinde hem sürücü hem de yolcu otomobilin sürüş dinamiklerini tümüyle tecrübe etme fırsatı buluyor. Koltukların yükseklik ve sırtlıkları ise dijital olarak ayarlanıyor. 911 GT3 geleneksel olarak iki koltuklu olduğundan, arka koltuk tekneleri kapatılmış durumda.

Porsche, 911 GT3 için üç farklı koltuk seçeneği sunuyor: Elektrikli kumanda ile 18 yönde ayarlanabilen Sports Seats Plus; yatırılabilir sırtlıklı, entegre göğüs hava yastığına sahip ve manuel ileri/geri konum ayarlı yarış koltuğu; ve karbon dokuma kaplamalı, karbon fiberle güçlendirilmiş plastikten üretilen yarış koltuğu.

 

Porsche Track Precision uygulaması standart

Gerçek zamanlı trafik bilgileri sunan çevrimiçi bir navigasyon modülü olan Porsche Communication Management (PCM) sistemine ek olarak, otomobilde Connect Plus modülü ve Track Precision uygulaması da standart özellik olarak geliyor. Track Precision uygulaması, 911 GT3 sürücülerinin sürüş bilgilerini akıllı telefonları üzerinden görüntüleme, kaydetme ve incelemelerine izin veriyor.

 

Ford Otosan’dan Kadınlar Günü’ne anlamlı film

Ford Otosan, toplumsal cinsiyet eşitliğinin önemine değindiği 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne özel dijital kampanyasıyla kadınların yapacaklarının bir sınırı olmadığını farklı bir şekilde ele alıyor.Şirket, kampanya ile tüm kadınları üreten ve hayata dahil olan bireyler olarak kapsayıcı bir şekilde ayrıştırmadan cesaretlendirmeyi hedefliyor.

 

Kadınların başarılarına ve toplumsal cinsiyet eşitliğine odaklanan kampanyanın filminde, şartlar eşit olduğunda kadınların yapabileceklerinin hiçbir sınırı olmadığı vurgulanıyor. Türkiye otomotiv sanayinin kadın istihdamında lider şirketi Ford Otosan, bünyesinde çalışan ve üreten kadın çalışanlardan yola çıkarak toplumsal cinsiyet eşitliğinin önemini kadın-erkek ayırt etmeden herkese bir kez daha hatırlatıyor. Filmde profesyonel oyuncu kadrosunun yanısıra Ford Otosan çalışanları da rol aldı.

 

Haydar Yenigün: “Ford Otosan olarak çalışma hayatında her alanda eşitlik ilkesini savunurken, iş hayatında toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, en acil ve önemli mücadele konularımızdan biri olarak gündemimizde yer alıyor.”

 

Türkiye’nin en büyük sanayi şirketlerinden biri olarak kadınların ekonomiye katılımlarının geliştirilmesi için çalıştıklarını belirten Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, kampanya ile ilgili şunları söyledi:

 

Ford Otosan olarak çalışma hayatında her alanda eşitlik ilkesini savunurken, iş hayatında toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, en acil ve önemli mücadele konularımızdan biri olarak gündemimizde yer alıyor. Ford Otosan olarak, kadının olmadığı bir toplumun eksik olduğuna inanıyoruz. Yaşama katılan, her türlü katma değer üreten tüm kadınların; eşit şartlar ile ekonomiye katılmaları, eşit şartlar altında çalışmaları ve kazanmalarını önemsiyoruz. Ülkemizin geleceğinin bu cinsiyet eşitliğinin sağlanması ile daha aydınlık, daha refah olacağını biliyoruz. Bu doğrultuda, yaptığımız tüm çalışmalarda kadın-erkek fark etmeksizin gençlerimizin cinsiyet eşitliği konusunda bilinçlendirilmesini önemsiyoruz. Kızlarımıza meslek seçimlerinde cinsiyetin değil yeteneklerin ön planda tutulmasının gerekliliğini aktarmaya çalışıyoruz. Kadınların daha adil, daha dengeli ve daha sürdürülebilir bir topluma yapabilecekleri katkıyı arttırmak için herkese sorumluluk düştüğü inancıyla çalışmaya devam edeceğiz. Ford Otosan olarak tedarikçilerimiz, yetkili satıcılarımız ve tüm iş ortaklarımızın katılımlarıyla etki alanımızı genişletmek için çalışıyoruz. Bu vesileyle tüm kadınlarımızın Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum.”

Yeni SEAT Ibiza cenevre’de sahneye çıktı

SEAT’ın tüm dünyada 5.4 milyondan fazla adetle en çok satan modeli olan Ibiza’nın yenilenmiş hali, 2017 Cenevre Otomobil Fuarı’nda tanıtılıyor. İspanyol marka fuarda ayrıca, CUPRACER Evo 17 ve 300 hp gücündeki Yeni SEAT Leon CUPRA’yı da sergiliyor.

 

Barselona’da geliştirilen ve SEAT’ın geleceğinde belirleyici bir adım olarak gösterilen Yeni SEAT Ibiza, Cenevre Otomobil Fuarı’nda otomobil tutkunlarıyla ilk kez buluştu.

 

SEAT markası için bir dönüm noktası

Markanın ürün atağındaki en büyük adımlardan biri olarak tanımlanan Yeni SEAT Ibiza, Volkswagen Group’un en yeni teknolojisi MQB-A0 platformunun bu segmentte ilk kez kullanıldığı model olmasıyla da öne çıkıyor.

 

Beşinci nesil Ibiza’da ileri teknoloji, sıra dışı dinamizm ve iç alanda dikkat çekici oranda kalite artışı hemen göze çarpıyor. Yeni MQB-A0 platformuyla iç bölüm ferahlığı ve değişkenliği önemli ölçüde geliştirilmiş olan ve daha yüksek sınıfların teknoloji seviyesine çıkan Yeni SEAT Ibiza, zarafeti ve şıklığı birleştirirken, dinamik karakterini de terk etmemiş.

 

Üst düzey kalite ve ileri teknoloji…

Kullanışlılık, akıllı teknoloji ve bağlanabilirlik sunan Yeni Ibiza, kablosuz şarj ünitesi ve GSM sinyal yükselticinin yanı sıra, Leon ve Ateca’da da sunulan ama bu sınıf için hiç de alışılmış olmayan Sürücü Destek Sistemlerini de içeriyor (Ön Bölge Yardımı, Adaptif Hız Sabitleyici ve diğerleri). 8 inç dokunmatik ekranın entegrasyonuyla Apple Car Play, Android Auto ve Mirror Link teknolojilerini içeren Full Link teknolojisinin keyfini rahat bir şekilde sürmek mümkün oluyor.

 

Otomobilde ayrıca Beats ses sistemi yer alıyor: yüksek kaliteli ses eğlence sistemiyle müzik tutkunlarına enerji, duygu ve heyecan sunan marka, müzik dinleme şeklini tamamen değiştiriyor. Sistem, 6 adet hoparlör, 1 adet yüksek kalite subwoofer ve 8 kanallı bir 300W amplifikatör kullanıyor.

 

Bugüne kadar ki en güçlü SEAT: SEAT Leon CUPRA

İspanyol markanın şimdiye kadar ürettiği en hızlı seri üretim modeli olan yeni SEAT Leon CUPRA da Cenevre Otomobil Fuarı’nda SEAT standında sergileniyor. SEAT Leon CUPRA, 300 hp motoruyla 380 Nm maksimum tork üretirken, 0’dan 100 km/s’ye 4,9 saniyede ulaşabiliyor. Güç, tork ve güç dağıtımında yapılan gelişmeler, performans açısından belirgin bir ilerlemeye işaret ederken yeni model ayrıca, Leon serisinin diğer modellerinde de sunulan güvenlik, bağlanabilirlik ve multimedya teknolojisiyle donatılmış olarak geliyor.

 

Daha fazla CUPRA : CUPRACER Evo 17

SEAT’ın fuarda sergilenen bir diğer modeli ise iç ve dış tasarımında estetik bakır detaylara sahip, dış yüzeyi mat gri, içerisi ise karbon fiber olan sıradışı bir model: SEAT Leon CUPRACER Evo 17. TCR Uluslararası Serisi’nde piste çıkması planlanan CUPRA’nın yarış versiyonu model, biri DSG’ye, diğeri manuel sıralı şanzımana sahip iki versiyon olarak sunuluyor. Leon CUPRACER Evo 17, trafiğe çıkabilir versiyonuyla aynı motora sahip olsa da 350 hp güç (2016 versiyonundan 20 hp daha fazla) ve 420 Nm tork üretiyor.

 

Yeni sezon için, fren (kontrol sistemi dahil) gibi çeşitli öğelerde iyileştirmeler yapılmış ve hissiyatı ve yol tutuşunu artırmak için ABS ve ESC özellikleri geliştirilmiş. SEAT Leon CUPRACER Evo 17, kilitli VAQ diferansiyele, 6 piston kaliperli 378 mm çaplı ön disk frenlerine ve arkada 272 mm disklere sahip, önden çekişli bir otomobil.

 

DS 7 Crossback Cenevre’de sahne aldı

Inovasyonu, Fransız zarafetini ve avant-garde tasarım anlayışını eşsiz müşteri programlarıyla buluşturan DS Automobiles, 2017 Cenevre Otomobil Fuarı’nda DS 7 CROSSBACK’in dünya prömiyerini gerçekleştiriyor. SUV pazarında yer alan DS 7 CROSSBACK, DS Markası’nın sıfırdan geliştirilen ilk modeli olarak, yenilikçi teknolojileri, eşsiz tasarımı ve premium özellikleriyle otomotiv dünyasına güçlü bir giriş yapmaya hazırlanıyor. DS 7 CROSSBACK, Cenevre’de 300 HP’lik toplam sistem gücüne sahip E-Tense benzinli-hybrid teknolojisi ile sergileniyor. DS Automobiles tarafından Paris’te geliştirilen ve tasarlanan DS 7 CROSSBACK, Fransa’daki Mulhouse ve Çin’deki Shenzhen Fabrikaları’nda üretilecek.

 

DS Markası’nın güçlü tasarımı

DS 7 CROSSBACK,  krom “DS Wings” ön ızgarasıyla güçlü, karizmatik ve asil bir ifadeye sahip. Yeniden tasarlanan DS amblemi, bir hanedan armasına benzeyen görünüşüyle hemen göze çarpıyor. Ön ve arka çamurluklardaki keskin köşeler, bu yeni SUV modeline güçlü bir görünüm kazandırıyor. Arka tarafı çevreleyen bagaj kapağı görkemli bir tasarıma sahip ve hareketli yanan stopların entegre edildiği karakteristik bir bütünlük sağlıyor.

 

Aydınlatmada, DS’e özgü “Hipnotik Etki”

DS Markası, araçlarında her zaman aydınlatma detaylarını vurguluyor ve bu durum DS tasarımının ayırt edici özelliği olmaya devam ediyor. İşlenmiş mücevherlere benzeyen DS ACTIVE LED VISION farların LED modülleri, DS 7 CROSSBACK’in kapı kilitleri açıldığında kademeli olarak 180 derece dönmeden önce mor bir ışık yayıyor. Görselliği çok hoş, olağandışı, büyüleyici ve hatta hipnotik olan bu etki, aracın hareketli veya park halinde olmasına bakılmaksızın gece gündüz görülebiliyor. Markanın kolaylıkla fark edilmesini sağlayan bu ışıklar, kayarak yanan sinyallerle birleşen dikey LED modüllerle vurgulanıyor. Arkadaki aydınlatma öğeleri de, DS 7 CROSSBACK’in orijinalliğine katkıda bulunuyor. Tamamen LED kullanılan arka bölümde tasarımcılar, DS 3D REAR LIGHTS olarak adlandırılan bu aydınlatmalar için olağanüstü titizlikle geliştirilen lazer gravür teknolojisini kullandılar.

 

İç mekanda 5 farklı ambiyans seçeneği

SUV segmentine muhteşem bir tasarımla dahil olmaya hazırlanan DS 7 CROSSBACK, tüm yolcular için görkemli bir rahatlık ve ferahlık hissi sunan iç mekanı ile rakiplerinden ayrılıyor.

 

Her müşterinin kişisel beklentilerini karşılayabilmek için geniş ve benzersiz bir ustalık bilgisi ile tasarlanan iç mekanda 5 farklı ambiyans seçeneği sunuluyor. DS markasının doğduğu yer olan Paris’i hatırlatması için bu ambiyans paketleri Bastille, Rivoli, Faubourg ve Opéra olarak adlandırılırken, aracında Grand Tourer vurgusunu pekiştirmek isteyenler için tasarlanan ambiyans modeli Performance Line olarak adlandırılıyor.

 

Yüksek standartlarda işçiliğin yansıtıldığı DS 7 CROSSBACK’in iç mekan tasarımında, “DS Inspirations” deri, ahşap ve alkantara detaylar kullanılarak bütünlük oluşturuldu. Direksiyon ve tutma kolları, orta kısım da dahil olmak üzere tamamen deri ile kaplandı ve bu model için özel bir parlatıcı kullanıldı. Seçilen ambiyans paketine bağlı olarak, ortadaki ekranın kontrol düğmesinde kristal kullanımına gidilerek dikkat çekici bir görünüm yakalandı.

 

Kabinin merkezine yerleştirilen 2 adet 12 inçlik ekrandan sürüşe ve araca dair bütün bilgiler takip edilebiliyor. Bu ekranlardan ortada yer alanı; multimedya ara yüzü MirrorScreen ve DS CONNECT fonksiyonlarının kontrol etmesinin yanı sıra navigasyon sistemi ile de uyumlu. Direksiyonun önünde ileriye konumlu ikinci ekran, dijital gösterge paneli için ayrılmış kişiselleştirilebilir bir ekran.

 

İnci dikişli deri koltuklar ve B.R.M Chronographs saat

DS Marka kimliğinin gizli ancak görünür sembolleri olan “inci dikişler”; ön panel, kapılar ve konsolda olduğu gibi Nappa deri koltuklarda da kullanılarak iç mekana eşsiz bir şıklık katıyor. Bu dikiş tekniği, yüksek derecede sofistike detaylar üretmek için “haute couture” uygulamasında kullanılan nakış tekniğinden esinlenilerek geliştirildi ve DS’in döşemecileri tarafından, iç kaplamalar ve koltuk döşemelerinde Fransız geleneğini yansıtarak farklı ve göze çarpan bir marka tasarımı oluşturmak amacıyla kullanıldı.

 

DS 7 CROSSBACK’te 16. yüzyıldan itibaren lüks saat yapımında kullanılan bir kaplama tekniği olan Guilloche da kullanıldı. Saat çerçevesine, kasasına veya hareketli parçalara daha güzel bir görünüm vermek için günümüzde halen kullanılan bu teknikle üretilen yeni bir araç içi saat dizayn edildi.

 

Gelişmiş teknolojiyi gelenekle birleştiren DS 7 CROSSBACK’te, DS Automobiles’in B.R.M Chronographs şirketi ile olan ortaklığı da devam ediyor. DS 7 CROSSBACK’in kokpitinin merkezine muhteşem bir görünüm sunan özel bir saat olan B.R.M R180, araç çalıştığında 180 derece dönerek görsel bir şov sunuyor.

 

DS 7 CROSSBACK’in ses sistemi için Fransa’nın en iyi ses uzmanlarının bulunduğu Focal® Electra ile işbirliği yapıldı. Müzik severlerin taleplerini karşılamak için 14 Focal® Electra hoparlör, kabin içinde belirli noktalara yerleştirildi. Araç içi ses sisteminde bir ilk olarak, müşteriler, prestijli Electra markası etiketi taşıyan müzik sisteminin keyfini çıkartabilecekler.

 

300 HP’lik E-Tense güç aktarımı

Cenevre Otomobil Fuarı’nda dünya lansmanı yapılan DS 7 CROSSBACK’te benzinli-hibrid bir güç ünitesi görev yapıyor. 200 HP’lik benzinli motor ve iki elektrikli motor (Her biri 80kW/109 bhp) toplamında yaklaşık 300 HP’lik bir sistem gücü oluşturuluyor. 8–ileri otomatik şanzıman (EAT8) ön bölümde benzinli ve elektrikli motorların arasına konumlandırılıyor. İkinci elektrikli motor arka aksa güç aktarımını sağlayarak DS 7 CROSSBACK’in 4 çeker olmasını sağlıyor.

 

DS 7 CROSSBACK, dört farklı aktarma moduna sahip: Yüzde 100 elektrikli, şarj etmeden uzun yolculuklar için Hybrid, karma (SPORT) ve 4X4. Araç yavaş giderken (gaz kesildiğinde veya frene basıldığında) akü enerjisi yenileniyor. Tamamen elektrikli kullanımda, 13 kW/h kapasiteye sahip lityum-iyon akü yaklaşık 60 km menzil sağlıyor.

 

DS 7 CROSSBACK’te ayrıca, tamamı Euro 6 emisyon normlarını karşılayan 3 benzinli ve 2 dizel motor seçeneği sunulacak. BlueHDi motorlar 130 (BlueHDi 130 S&S 6 ileri manuel ya da EAT8) ile 180 HP (BlueHDi 180 EAT8) arasında güç üretecek, benzinli motor seçenekleri ise THP 230 S&S EAT8, THP 180 S&S EAT8 ve PureTech 130 S&S 6 ileri manuel oluşturacak. 6 ileri manuel şanzıman haricinde sunulacak olan otomatik şanzımanların tamamı EAT8 olacak.

 

Segmentinde ilkleri yaşatacak sürüş teknolojileri

Otonom araçların geliştirilmesine yönelik ilk adımın atılmasını sağlayan son teknolojik yenilikler, sürücü ve yolcuların güvenlik, konfor ve huzurunu arttırıyor. DS 7 CROSSBACK’te de bu anlamda kapsamlı teknolojik yenilikler sunuluyor.

  • Yoldaki yükseklik ve çukurları kamera aracılığıyla tespit ederek, sürekli olarak amortisörlerin hareketlerini yöneten DS ACTIVE SCAN SUSPENSION
  • Yolda sürüşe destek amacıyla geliştirilen DS CONNECTED PILOT
  • Sürücünün müdahalesine gerek kalmadan aracı otomatik olarak park eden DS PARK PILOT
  • 100 metreye kadar olan mesafede nesne, yaya ve hayvanların daha kolay görülmesini sağlayan DS NIGHT VISION
  • Dikkatsizlik ve yorgunluk belirtilerini algılayan DS DRIVER ATTENTION MONITORING

 

DS ACTIVE SCAN SUSPENSION: Orijinal DS modelinin efsanevi süspansiyon konforu, bu yeni teknoloji ile 21’inci yüzyıla taşınıyor. 1955 yılında tanıtılan ilk DS modeli, sanat harikası tasarımından yenilikçi teknolojilerine kadar büyük bir ilgi görmüştü. DS, günümüzde halen yol tutuş ve konfor açısından dönemi için yeni standartlar oluşturan hidro-pnömatik süspansiyonu ile hatırlanıyor. Onlarca yıl sonra, markanın geliştirdiği, insanların hafızalarında iz bırakan yeniliklerden esinlenen DS mühendisleri ve teknisyenleri, elektronik teknolojisindeki en son yenilikleri kullanarak kamera taramalı aktif süspansiyon sistemi olan DS ACTIVE SCAN SUSPENSION’u geliştirdiler. Yoldaki yüzey bozuklukları, yükseklik ve çukurları tespit eden sistem, amortisörlerin hareketini bu tespitlere göre belirliyor ve her zaman mükemmel konfor sunuyor. DS ACTIVE SCAN SUSPENSION, ön camın içine yerleştirilen ve ön-arka akslar ile elektronik olarak bağlantısı bulunan bir kameranın yol durumunu analiz ederek, araç tepkilerini (Hız, direksiyon açısı, frenler, vb.) buna göre ayarlamak için dört davranış sensörü ve üç akselerometre sensörü ile birlikte çalışıyor. Sistem elde ettiği verileri anında ECU’ya (Elektronik Kontrol Ünitesi) aktarıyor. ECU, edinilen bilgilere dayanarak sürekli olarak süspansiyon hareketlerini sertleştiriyor veya yumuşatıyor. Bu ince ayarlamalar sayesinde, bu benzersiz SUV modelinin sürüş konforu daha da ileriye taşınıyor.

 

DS CONNECTED PILOT: DS 7 CROSSBACK’in otonom sürüşe gidilen yolda sunduğu teknolojilerden biri olan bu sistem sayesinde sürücü istediği takdirde sürüşü sisteme devredebiliyor. Sistem devreye alındığında yine de sürücünün araç kontrolüne hakim olması gerekiyor. Sistem ön tarafı sürekli tarayan kamerası sayesinde yol boyunca aldığı bilgileri analiz ediyor ve ilerlemeyi gerçekleştiriyor. Araç yol çizgilerinin dışına çıkarsa sistem direksiyona müdahale ederek aracın konumunu düzeltiyor. Eğer sürücü, özellikle bir kaza riskinden kaçınmak için aracın gidişatını korumak isterse, direksiyonu tutarak sistemin aracı “düzeltme” fonksiyonuna engel olabiliyor. Düzeltme fonksiyonu, sinyaller aktif iken devre dışı kalıyor. Bu fonksiyon 30 km/s hızdan sonra aktif oluyor. Aktif olduktan sonra ise 0 ile 180 km/s hız aralığında işlevini yerine getiriyor. Bu hassas sistem, trafik sıkışıklığı durumunda da DS 7 CROSSBACK’in kontrolünü sağlıyor.

 

DS PARK PILOT: DS 7 CROSSBACK, park etmeyi sorun olmaktan çıkartan bir teknolojiye sahip. Otonom sürüşe gidilen yolda geliştirilen teknolojiler araç park işlevlerine de destek oluyor. DS PARK PILOT sayesinde, direksiyon veya pedallar kullanılmadan araç kendi kendine geriye doğru veya paralel olarak park edebilir. 30 km/s hıza kadar geçilen bölgelerde araç, boyutlarına uygun bir park alanı tarayabiliyor. Sistem uygun park alanını tanımladıktan sonra, sürücü dokunmatik ekrandan aracın nasıl park edileceğini (Geri pozisyonda, paralel olarak veya doğrudan park yerine) belirleyebiliyor. Park manevrasını belirledikten sonra sürücünün tek yapması gereken Park düğmesine basmak ve “sihir”in gerçekleşmesini izlemek! Benzer sistemlerin aksine, bu yeni park yardımı fonksiyonunu kullanarak park eden veya park yerinden ayrılan sürücünün, aracın hızını ayarlamasına, fren pedalına basmasına veya vites değiştirmesine gerek yok. DS PARK PILOT, aracın ön ve arka tamponlarının alt kısmına yerleştirilen ultrason sensörler aracılığıyla aracı kontrol ediyor ve direksiyonu otomatik olarak yönlendiriyor. Güvenliği sağlamak için, sürücü istediği zaman vites kutusu üzerindeki serbest bırakma düğmesine basarak aracın kontrolünü devralabiliyor. 5 km/s hızda aktif olan DS PARK PILOT fonksiyonu sayesinde DS 7 CROSSBACK, etrafındaki araçların pozisyonlarına göre kendi kendine kolayca park edebiliyor.

 

DS NIGHT VISION: DS 7 CROSSBACK’in segmentindeki benzersiz özelliklerinden bir diğeri olan bu sistem, gece sürüşlerinde büyük kolaylık sağlıyor. Ön ızgaradaki kızıl ötesi kamera, yoldaki 100 metre uzaklığa kadar olan nesneleri, yayaları ve hayvanları algılıyor. Dijital gösterge paneli, sürücünün görüş alanında var olan hemen her şeyi gösterir ve potansiyel olarak tehlikeli olabilecek nesneleri veya canlıları kırmızı bir çizgi ile vurguluyor. Önceden uyarılan sürücü, duruma göre en uygun manevrayı belirleyebiliyor. DS 7 CROSSBACK, segmentinde gece görüşüne sahip ilk araç.

 

DS DRIVER ATTENTION MONITORING: Sürücünün dikkatinde bir azalma olduğunu algılayan sistem, direksiyon üzerindeki kızıl ötesi kamerayı kullanarak çalışıyor. Sistem farklı parametreleri hesaplayarak sürücünün yorgun olabileceğini tespit ediyor ve gerektiğinde yolculuğa ara verilip dinlenilmesi gerektiğine dair uyarı veriyor. Sistem, gözlerdeki yorgunluk belirtileri (sık göz kırpma); dikkatsizlik işareti olan yüz ve baş hareketleri ve aracın yol üzerindeki gidişatı (şerit sapmaları veya sürücünün direksiyon hareketleri) gibi parametreleri hesaplıyor. Sürücünün bu türden hareketlerini algılayan sistem, otomatik olarak sesli alarm sistemini etkinleştiriyor ve orta konsol üzerinde görsel bir uyarı mesajı veriyor.

 

DS 7 CROSSBACK Boyutlar

Uzunluk: 4,57 m

Yükseklik: 1,62 m

Genişlik: 1,89 m

Bagaj hacmi: 555 litre

 

Yeni Honda Type R Cenevre’de tanıtıldı

Dünyanın önde gelen otomobil üreticilerinden Honda, 2017 Cenevre Otomobil Fuarında yeni Type R’ı tanıttı. Seri üretime hazır haliyle sergilenen yeni Honda Type R, daha önceki modelleri gibi Type R geleneğine bağlı kalarak yüksek performanslı kompakt hatchback sınıfının en dinamik ve en hızlı otomobillerinden biri olmayı sürdürecek.

 

Yeni Type R, yeni Honda Civic Hatchback modelinin teknik yapısından yararlanıyor. Honda mühendisleri yüksek performans beklentilerini karşılamak üzere teknik yapıyı kapsamlı bir şekilde revize ettiler. Kullanılan yüksek dayanımlı hafif alaşım malzemeler sayesinde yeni Type R’ın burulma direnci önceki nesil ile kıyaslandığında yüzde 38 oranında arttırıldı.

 

Motor gücünün tekerleklerde neden olduğu baskının direksiyona yansımanı azaltmak ve daha dinamik bir sürüş karakteri elde etmek üzere standart Civic Hatchback modelinin MacPherson tipi ön süspansiyonu elden geçirilirken yeni bağımsız arka süspansiyonun çapraz bağlantıları da güçlendirildi.

 

Yüksek performanslı 2,0 litrelik VTEC-TURBO motor

Birçok ödül alan önceki nesilde kullanılan 2,0 litrelik VTEC-TURBO benzinli motor yeni Type R’da da kullanılıyor. Elden geçirilen motor 320 HP güç ve 400 Nm tork üretiyor. Motor işletim sistemi, gaz emirlerine daha çabuk cevap verecek ve daha dinamik bir sürüş sunacak şekilde yeniden programlandı. Motorun üretmiş olduğu güç altı vitesli manuel şanzıman üzerinden tekerleklere aktarılıyor.

 

Yüksek performanslı kullanımlar göz önüne alınarak aerodinamik açıdan da optimize yeni Honda Type R’da hava akışını iyileştirmek üzere düz bir zemin, geniş hava girişleri, daha hafif çamurluklar ve havayı akıcı bir şekilde ileten tasarımıyla yeni spoyler olmak üzere önlem paketi devreye giriyor. Aerodinamik açıdan yere basma kuvvetiyle kaldırma kuvveti arasındaki ideal dengeyi tesis eden yeni Honda Type R yüksek hızlarda mükemmel bir diz gidiş kararlılığı sergiliyor.

 

Yeni Type R için geliştirilen ve kullanım şekline göre sürücüye araç ayarlarını değiştirme imkanı sunan sürüş modları kullanım kolaylığını destekliyor. ‘Comfort’, ‘Sport’ ve ‘+R’ olmak üzere farklı sürüş modları sunan sistem, seçilen sürüş moduna bağlı olarak amortisör sertliğini, direksiyon sertliğini ve gaz tepkilerini ayarlıyor.

 

10’uncu nesil Civic Hatchback ile birlikte Honda’nın İngiltere tesislerinde Temmuz ayında üretimine geçilmesi planlanan yeni Honda Type R, 2017 Ekim ayında satışa sunulacak.

 

Alpine sahalara geri dönüyor

Alpine, Cenevre Otomobil Fuarı’nda ilk seri üretim otomobili olan A110’un ilk gösterimini gerçekleştiriyor. Alpine’in hafiflik, çeviklik ve performans şeklinde özetlenebilecek zamansız ilkelerini bir araya getiren iki koltuklu bu spor coupé, A110 ‘Berlinette’ modelinin gerçek anlamda ruhunu taşıyor. A110, Dieppe’deki Alpine fabrikasında üretiliyor ve Avrupa’da 2017’nin sonlarında pazara sunuluyor olacak. İngiltere ve Japonya’da ise 2018’den itibaren satışa sunulacak.

Alpine, spor otomobili segmentinde tek bir taahhüdü yerine getirmek üzere geri dönüyor: Sürüş Keyfi!

A110 sadece 1080 kg’lık boş ağırlığı (opsiyonlar hariç) ile kelimenin tam anlamıyla ultra-hafif. Otomobilin kompakt boyutları (4178mm uzunluk, 1798mm genişlik ve 1252mm yükseklik), optimal ağırlık dağılımı (%44 ön/ %56% arka) ve düşük ağırlık merkezi sayesinde üst düzeyde ataklık elde edildi. Özellikle de Alpine’in nam saldığı 60’larda ve 70’lerde dağ yollarını tırmanırken gösterdiği ataklık işte bu sayede sağlandı.

Alpine’in kütlesi de aracın merkezi etrafında toplandı: örneğin yakıt deposu ön aksın arkasında ve motor da arka aksın önünde konumlandırıldı. Böylelikle sürücü kendisini otomobille adeta tek vücut gibi hissedebiliyor.

A110, Renault-Nissan İttifakı tarafından ortaklaşa geliştirilen 4 silindirli, 1.8 litrelik ve turbo şarjlı yepyeni bir motorla donatıldı. Alpine ve Renault Sport mühendisleri bu motoru Alpin’e özel hale getirdiler: bu amaç doğrultusunda özel hava girişi, turbu şarj, egzoz sistemi ve motor ayarı kullanıldı. Motorun maksimum gücü 185kW/252PS ve maksimum tork değeri de 320Nm. Tüm bu değerler sadece 1080 kg’lık boş ağırlığı ile bir araya geldiğinde A110’un 4.3 kg/PS’lik kusursuz güç/ağırlık oranı (233PS/t) ortaya çıkıyor. Böylelikle de 0 – 100 km/saat hızlanması sadece 4.5 saniye sürüyor.

Motor 7 vitesli, yaş kavramalı Getrag DCT şanzımanla eşleştirildi. Dişli oranları da Alpine’in her zaman optimum performans göstermesi bakımından özel olarak ayarlandı.

A110’da üç farklı sürüş modu bulunuyor (Normal, Spor, Pist). Bu modlarda motor ve şanzıman ayarları, direksiyon, ESC, egzoz sesi ve sürücü göstergeleri ilgili sürüş koşuluna (ve tabii ki sürücünün ruh haline) uygun biçimde adapte ediliyor.

Araçta rüzgâr tünelinde denenip test edilen yarış otomobillerine benzer biçimde bir düz zemin kullanıldı.

Kusursuz hatlar ve eşsiz performans arayışındaki Alpine mühendisleri A110’un aerodinamik özelliklerini en üst düzeye çıkarmak için yarış otomobilleri dünyasına odaklandılar. A110’un 250km/saatlik azami hıza erişmesi ve arka spoilere ihtiyaç duyulmaksızın pürüzsüz ‘Alpine’ profilini muhafaza etmesi bu sayede mümkün oluyor.

Ön tamponda yer alan hava girişleri ön tekerlek yuvalarının önünde adeta bir perde oluşturuyor; ve böylece ön tekerleklerin etrafındaki hava akışı iyileştirilmiş ve direnç azaltılmış oluyor.

A110, hem modern bir tasarıma sahip hem de bir “Alpine” olarak hemen göze çarpıyor. Modern tasarım dilini, malzemelerini ve teknolojilerini A110 Berlinette’i efsane haline dönüştüren ebat, biçim ve profil özellikleriyle harmanlıyor.

Aracın ön kısmındaki bir birinden bağımsız dört adet full LED gündüz sürüş ışıkları ve kaputun merkezi ‘omurgası’ açık bir şekilde Alpine DNA’sını gözler önüne seriyor.

Otomobilin yan profili tasarımın verimliliğini gösteriyor: teknik parçaların etrafını sıkıca saran gövde bir yandan aracın ayak izini en aza indirirken öte yandan performansı en üst düzeye taşıyor.

Arkada ise ‘X’ biçimli LED kuyruk lambaları ve dinamik sinyal lambaları otomobile son derece modern bir görüntü katıyor. Yatık ve aracı saran arka cam ise Alpine’in geçmiş modellerini anımsatıyor.

A110’un iç mekânında ise minimalist, hafif bir tasarımla birlikte konforlu bir sürüş pozisyonu hemen göze çarpıyor. Pürüzsüz doğal işlenmiş deri, yapısal alüminyum ve karbon lifi gibi kaliteli malzemeler sürücüye ve yolcuya üst düzey sürüş keyfi vaat ediyor.

A110 günlük hayatta kullanılmaya uygun olduğu gibi pistlerde kullanılmaya da elverişli.

Alpine A110 Première Edition sayılı üretilmiş bir limited edition versiyonu ve sadece bin 955 adet üretilecek. Bin 955 rakamı Jean Redele’nin Alpine’i lanse ettiği yıla gönderme yapıyor.

Alpine Première Edition için öngörülen fiyat:

Fransa’da 58.500 Euro

İsviçre’de 64.000 İsviçre Frangı

Nihai fiyatlar 2017 ortasında lansman ile teyit edilecek.

A110’un tasarım ve mühendislik işleri Fransa’da Renault Grubu’nun Guyancourt’daki Technocentre’ında ve Renault Sport’un Les Ulis’deki mühendislik merkezinde gerçekleştirildi.

Bütün A110’lar Dieppe’deki Alpine fabrikasında üretilecek.

Dieppe fabrikası 1969’da Jean Redele tarafından kuruldu ve o günden beri bütün Alpine nesilleri orada üretildi. Alpine üretimi 90’larda durdurulduğundan Dieppe fabrikası Renault Sport ve Clio V6, Espace ve şu anda Clio RS gibi diğer Renault Grubu modellerini üretti. Buna ek olarak, Dieppe fabrikası Formula Renault 2.0’ı da üretiyor.

Yeni Alpine A110’un teslimatları 2017’nin sonlarına doğru şu ülkelerde başlayacak:

Avusturya

Belçika

Fransa

Almanya

İtalya

Lüksemburg

Hollanda

Polonya

Portekiz

İspanya

İsviçre

İngiltere ve Japonya’daki (sağdan direksiyon) teslimatlar ise 2018’de başlayacak.

Alpine için önemli tarihler

1955 : « Société des Automobiles Alpine » kuruldu. A106 lanse edildi.

1962 : Alpine A110

1971 : Monte Carlo rallisinde ilk zafer.

1973 : Alpine, Uluslararası Üreticiler Şampiyonasını kazandı. Renault Grubu tarafından iktisap edildi.

1976 : Alpine A310 V6

1978 : Alpine Le Mans’ı kazandı.

1985 : Alpine GTA

1991 : Alpine A610

1995 : Alpine üretimi durdu

2012 : Alpine otomobil projesi duyuruldu

2015 : Le Mans’da Alpine Célébration lansmanı

2016 : Alpine’in yeniden lansmanı

 

Makyajlı Nissan Qashqai Karşınızda

Nissan’ın başarılı modeli Qashqai, makyajlandı. Güncellenen model daha modern bir yapıya kavuştu. Keskin hatları artan model artık daha dinamik görünüyor. Ön ızgarada logo artık şeffaf bir çerçeve içine konumlandırıldı. Ön tampon ve arka tampon daha keskin hatlara kavuşturuldu. Arka bölümde kullanılan krom ayrıntılar modeli daha şık gösteriyor.

İç mekanda direksiyon simidi elden geçirilmiş. Yeni haliyle oldukça şık görünen bu tasarım modelin iç mekanına olgunluk havası da katmış. Ayrıca vites kolu tasarımıda değişime uğrayan diğer ayrıntılardan.

 

Modelde güvenlik donanımları arttırılmış. Bunlar; Yaya Algılama, Arka Çapraz Trafik Uyarısı, Acil Durum Fren Sistemi, Trafik İşareti Tanıma, Sürücü Dikkat Uyarısı, Akıllı Park Yardımcısı, Akıllı Çevresel İzleme Monitörü, Kör Nokta Uyarısı ve Şerit Gidiş Uyarısı.