Kategori arşivi: Haberler

Mühendislik ihracatının da lideri Ford Otosan oldu

Türkiye otomotiv sektörünün Ar-Ge öncüsü Ford Otosan, Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından bu yıl ilk kez düzenlenen “Türkiye’nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısı” araştırmasında, 2015 yılında gerçekleştirdiği 80 milyon dolarlık mühendislik ihracatıyla Türkiye’nin lider kuruluşu seçildi. Ford Otosan, son 5 yılda Türkiye’den dünyaya 320 milyon doların üzerinde mühendislik ihracatı gerçekleştirdi. Ford Otosan’ın bugün sahip olduğu yüksek mühendislik seviyesi, Ford Otosan’ı ihracat liderliği ve Türkiye’nin en büyük 2. sanayi şirketi konumuna taşırken, aynı zamanda sektörün patent lideri unvanını da kazandırmış durumda.

Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, mühendislik ihracatı liderlik ödülüyle ilgili “Türkiye otomotiv sektörünün en büyük Ar-Ge yapılanmasına sahip şirketi olarak, sadece ürün değil aynı zamanda mühendislik ihracatı ile de ülke ekonomisine katkı sağlıyoruz. Neredeyse kuruluşumuzdan bu yana gerçekleştirdiğimiz mühendislik çalışmalarımızla yerel ve global anlamda büyük başarılara imza attık. Ford Otosan olarak, kendi ürettiğimiz ürünlerin yanı sıra Ford’un global ürünlerinin geliştirilmesinde de önemli rol oynuyoruz. Ford’un ağır ticari araçlar ve ilgili dizel motor ve motor sistemleri için küresel mühendislik merkeziyiz. Ford’un global tüm hafif ticari ve binek araçlarının, başta dizel olmak üzere, motor ve güç aktarma sistemlerinin tasarım ve mühendisliği için destek merkezi konumundayız. Geçmiş yıllarda teknoloji ithal ederken, bugün yüksek Ar-Ge yeteneğimiz ile teknoloji ihraç ediyoruz. Dünyanın en büyük kamyon pazarı olan Çin’de, Ecotorq motorlarının üretimi için JMC firması ile motor dahil olmak üzere komple kamyon üretimi için teknoloji lisans anlaşması imzaladık. Yüzde 100 yerli mühendislik gücü ile geliştirilen çekici, kamyon ve Ecotorq motorlarımız Çin pazarı için Çin’de üretilecek ve satılacak. 1.500 Ar-Ge mühendisimizle, sadece Türkiye’de değil, tüm potansiyel ihracat pazarlarında rekabet edecek ürünler sunabilmek için ileri teknolojiler üzerinde çalışıyoruz. İhracat ve Ar-Ge gücümüzle Türkiye ekonomisine katkımızı sürdürmeye devam edeceğiz.” dedi.

Yeni Suzuki Swift tanıtıldı

Basına sızan broşür fotolarıyla gündeme bomba gibi düşen Suzuki Swift resmen tanıtıldı. Model selefine göre tamamen yenilenmiş. Gizli kapaklı yayınlanan fotolarda her şey apaçık ortadaydı ancak yeni gelen fotoğraflarla birlikte her şey daha da netleşti. Suzuki Swift selefine göre daha modern bir yapıya kavuşmuş. Tasarım konusunda aileden izler de taşıyor. İç mekanda ise Ağabeyi Vitara ile benzer bir konsol tasarımını bizlere sunuyor. Bu durumu orta konsolda ki ekran niteliyor. Ayrıca gösterge tabloları da Ignis modelinden tanıdık. Model tam olarak 7 farklı donanım seçeneği ile geliyor. Bunun yanında modelin bir de 3 farklı motor seçeneği bulunuyor. Ayrıca 1.2 litre motorun hibrit seçeneği de olacak. Buna ek olarak ise CVT şanzıman tercihi de kullanıcılara sunacak. Daha performanslı bir paket isteyenlere 1.0 litre turbo benzinli motor sunulacak. Model 2017 Cenevre Otomobil Fuarı’nda sahne alacak.

Marka memnuniyet anketi açıklandı

Sahip olduğunuz otomobilinizin markasından ne kadar memnunsunuz? Her araç sahibinin buna göre bir yorumu kesinlikle vardır. Yurt dışında araştırma konusu olan bu soruya verilen cevaplar ile bir memnuniyet anketi oluşturmuş. Peki ya bu ankette rakamlar nasıl. Listenin en üst sırasında %91 oranla Tesla bulunuyor. Araç sahipleri bu otomobil için kesinlikle “tekrar alırım” ve” çok memnunum” diyor. Liste’nin ikinci sırasında ise %84 ile Porsche bulunuyor. %77 ile Audi üçüncü sırada. 29 adet markanın yer aldığı liste aşağıda ki gibi sıralanıyor.

İstanbul Autoshow Fuarı’na 16 Otomobil Markası Katılmayacak

İki yılda bir düzenlenen İstanbul Autoshow Fuarı’na 16 araba markası katılmama kararı aldı.  21-30 Nisan 2017 tarihlerinde TÜYAP Beylikdüzü’nde gerçekleşecek fuar, bir çok otomobil tutkununu ağırlamaya hazırlanıyordu. 16 markanın katılmama kararı gündeme bomba gibi düştü. Peki ya fuara katılmayan markalar kimler. Bugatti, Porsche, Volkswagen, Audi, Skoda, Seat, Bentley, Lamborghini, Citroen, DS, Subaru, Infiniti, Kia, Suzuki, Mazda ve Volvo. Marka zaten global stratejisi doğrultusunda Detroit, Los Angeles, Şanghay, Pekin ve Cenevre dışında hiç bir fuara katılmama kararı almıştı.  İstanbul Autoshow Fuarı’na markaların katılmama sebeplerinden en önemlisi yapılan bütçe kısıtlamaları. Ortalama maliyetlerin 2.5 milyon TL’yi bulduğu söyleniyor.

 

Yeni Maserati Ghibli Türkiye’de

Tofaş çatısı altındaki Fer Mas tarafından temsil edilen İtalyan lüks otomobil markası Maserati’nin üst orta sınıfta yer alan iddialı modeli Ghibli yenilenerek ülkemizde de satışa sunuldu. Biri dizel olmak üzere toplam 3 motor seçeneğiyle satışına başlanan yeni Maserati Ghibli, motor tipine göre arkadan itişli veya akıllı Q4 sistemiyle donatılmış dört tekerlekten çekişli olarak tercih edilebiliyor. 187 bin 855 Euro’dan başlayan anahtar teslim satış fiyatıyla yollara çıkmaya başlayan yeni Ghibli, daha seçkin ve göz alıcı iç mekân ile müşterilerin beğenisine sunuluyor.

Yeni Ghibli’nin dış tasarımı, coupe tarzı görünüm ve ikonik “Saetta” logosunu taşıyan dikkat çekici C-sütunu, çerçevesiz kapılar ve 50’li yıllardaki ikonik Maserati araçlarını hatırlatan belirgin ızgaraları ile tüm versiyonlarda mevcut olan dört krom kaplı egzoz borusu gibi sportif özellikler taşıyor. İlk günden bu yana zengin donanım özellikleriyle müşterileriyle buluşan Maserati Ghibli’nin yenilenen versiyonunda, Lüks ve Spor adı altında görsel olarak daha fazla kişiselleştirmeye imkân veren donanım paketleri yer alıyor. Spor Paketi’nin bir üst seviyesi olarak, daha fazla kişiselleştirme sağlayan, biri iç diğeri dış unsurlar için olmak üzere iki Karbon Paketi de yine müşterilere sunulan yenilikler arasında yer alıyor.

Yeni Maserati Ghibli, Apple CarPlay ve Android Auto gibi akıllı telefon uygulamaları ile uyumlu yeni bilgi-eğlence sistemi gibi daha fazla teknolojik unsuru barındıran kabin içi özellikleriyle farkını ortaya koyuyor. Ghibli’nin tüm versiyonları aracın içerisindeki tüm yolcuların konforunu önemli derecede arttıran bir özellik olan Hava Kalitesi Sensörü ile donatıldı. Sistem bir akıllı sensör ve sinyal analiz sistemini birleştirerek dışarıdaki havanın kirlilik seviyesini hesaplıyor ve kirli havanın ve zehirli gazların aracın içerisine girmesini engelliyor. Maserati Ghibli’nin gösterişli kaputun altında ise 2 benzinli ve bir de turbo dizel motor görev yapıyor. Benzinli araçların her iki versiyonu da (Ghibli ve Ghibli S) Ferrari tarafından üretilen, başarısını kanıtlamış ve Euro 6 sertifikalı olan çift turbo beslemeli 3.0 litre hacme sahip V6 güç ünitesiyle donatılırken, Start&Stop fonksiyonunu içeren 8 ileri ZF otomatik şanzımanla kombine ediliyor. Yeni Maserati Ghibli’nin 3.0 litrelik benzinli motoru, yapılan geliştirmeler ile artık 20 HP’lik artışla 350 HP’lik güç üretiyor.

Arkadan itişli Maserati Ghibli’nin 3.0 litre V6 benzinli motorlu versiyonu, 267 km/s maksimum hıza ulaşabiliyor ve 0’dan 100 kilometre hıza sadece 5.5 saniyede çıkıyor. Dört tekerlekten çekiş sistemi Q4 ile donatılmış Maserati Ghibli S ise aynı motorun 410 HP’lik versiyonuyla yollara çıkıyor. Maserati Ghibli S Q4, 100 kilometreye sadece 4.8 saniyede çıkıyor ve maksimum 284 km/s’lik son hıza erişebiliyor. Maseratinin tarihindeki ilk dizel motorlu araç unvanına sahip Ghibli’nin yenilenen versiyonunda da 3.0 litrelik V6 yapılı dizel motor yine başarıyla görev alıyor. Euro 6 sertifikalı güç ünitesi, %6’ya varan yakıt ve CO2 salınımı tasarrufu sağlayan Ad Blue teknolojisini, Start&Stop sistemini ve heyecan verici motor sesi için Aktif Ses Sistemini içeriyor. Yeni Masereti Ghibli’nin 275 HP’lik V6 turbo dizel motoru, sınıfının en iyisi konumunda bir güç çıkışı sağlarken, sadece 158 g/km değerinde bir CO2 salınımı gerçekleştiriyor. 100 km’de 5.9 litrelik yakıt tüketimi ve 70 litrelik yakıt deposuyla dizel motorlu Maserati Ghibli, 1000 kilometreyi aşan bir menzile ulaşabiliyor.

 

Maserati’nin “Aktif Ses Teknolojisi” sayesinde yeni Ghibli’nin dizel motorlu versiyonu da Maserati’nin ünlü benzinli motorları kadar heyecan verici bir ses üretiyor. Yenilenen Maserati Ghibli, kusursuz olarak dengelenmiş 50:50 ağırlık dağılımı ile dinamik ve kesin yol tutuşu sunmaya devam ediyor. Sofistike süspansiyon sistemi ve standart kilitli diferansiyel ile sürüş keyfi daha da arttırılırken, 5 ayrı moda sahip 8 ileri ZF otomatik şanzıman, seri vites geçişleri ile sportif konfor, düşük yakıt tüketimi ve gürültü özelliklerini bir arada sunabiliyor.

Volvo Cars otonom sürüşe San Francisco’da başlıyor

Otomobil paylaşım ve teknoloji şirketi Uber, otonom sürüşle ilgili pilot projesini özel olarak tasarlanan ve kendi kendine sürüş özelliğine sahip Volvo XC90 SUV’lar ile Kaliforniya, San Francisco’ya da taşıyor. İki şirketin 2016 Ağustos ayında, tam otonom sürücüsüz otomobiller geliştirmek için baz araçlar üretmek amacıyla imzaladıkları ortak proje kapsamındaki anlaşmanın ardından bu gelişme, Volvo ve Uber arasındaki iş birliğini yeni bir boyuta taşıyor. Otomobiller, ilk olarak Pittsburgh, Pennsylvania’da test edildi. San Francisco’da, üzerine dışarıdan görülebilen bir kontrol mekanizması monte edilmiş, Uber’in otonom sürüş donanımı ve yazılım paketi eklenmiş, Volvo tarafından üretilen ve Uber’e satılan en son otomobiller kullanılacak. Bu otomobiller San Francisco caddelerinde otonom olarak dolaşacaklar. Ancak aynı zamanda, pilot programının bir parçası olarak, bir Uber teknisyeni tarafından sürekli olarak gözlemlenecekler. Volvo Cars Ürün Planlama Başkan Yardımcısı Mårten Levenstam, “Kendi kendine sürüşe sahip otomobillerin paylaşılması hayali gerçek oluyor” diyor ve ekliyor “Volvo olarak, ortağımız Uber ile birlikte, otomotiv dünyasındaki en son gelişmelerin öncüsü olmaktan gurur duyuyoruz”

Uber ile yapılan iş birliği, Volvo’nun otonom sürüş teknolojileri (AD) geliştirmekle ilgili üç aşamalı planının bir bölümünü oluşturuyor. Planın ilk bölümü, Ocak 2017’de “Drive Me” adı verilen proje ile başlayacak. İsveç’in Göteborg kentinde gerçekleşecek olan ve 100’e yakın otomobilin gerçek yollarda halk tarafından kullanılacağı proje, dünyanın en büyük otonom sürüş testlerinden biri olacak. Projeden elde edilen deneyimler Volvo’nun otonom sürüşe sahip (AD) otomobiller geliştirmesinde kullanılacak. İkinci bölümde, lider otomotiv güvenlik teknolojileri şirketi Autoliv ile ortak bir girişim kurulacak.

Ortaklaşa kurulan bu şirket üçüncü parti OEM’ler için (Orijinal Ekipman Üreticisi) ayrıca markalanmış AD ve sürüş yardım yazılım teknolojileri geliştirecek ve üretecek. Yeni şirketin merkezi İsveç’in Göteborg kentinde olacak. Yeni şirkette başlangıçta her iki şirketten gelenlerle birlikte toplam 200 kişilik bir iş gücü istihdam edilecek. Daha sonra bu sayı orta vadede 600’ün üzerine çıkacak. Şirketin 2017 yılının başında operasyonlarına başlaması bekleniyor. Planın üçüncü bölümünü ise Uber ile devam eden ilişkiler çerçevesinde ortaklaşa baz AD otomobiller geliştirilmesi ve üretilmesi oluşturuyor. Bu anlaşma Volvo’nun maliyetlerini azaltıyor, en son teknolojiler geliştirmesine fırsat sağlıyor ve satışları önemli ölçüde artırıyor. Volvo tarafından üretilecek olan bu baz otomobiller, Uber tarafından Volvo’dan satın alınacak.

Volvo Cars ve Uber, projeye toplam 300 milyon dolar ortak yatırım yapacak. Hem Volvo hem de Uber, kendi otonom otomobil stratejilerinin bir sonraki aşamasında aynı baz otomobili kullanacaklar. San Francisco’da kullanılacak otomobiller, Volvo Cars’ın tam modüler Ölçeklenebilir Ürün Mimarisi (SPA) üzerinde geliştirilecek. SPA, dünyadaki en gelişmiş otomobil mimarileri arasında yer alıyor. Şu anda Volvo Cars’ın birçok ödüle sahip üst sınıf otomobili XC90 SUV, premium sedanı S90 ve premium estate’i V90, SPA üzerinde üretiliyor. SPA, Volvo Cars’ın 2010 yılında başlayan, 11 milyar dolarlık küresel endüstriyel dönüşüm programının bir parçası olarak geliştirildi. Ayrıca, ilk günden beri en son otonom sürüş teknolojilerine, yeni nesil elektrikli otomobillere ve internet bağlantısıyla ilgili yeniliklere hazır olacak şekilde tasarlandı. Tüm bu yetkinlikler Uber’i Volvo’yla çalışmaya yöneltti.

Nissan Juke’dan bir rekor daha

Nissan’ın popüler kompakt crossover modeli Juke, sürücü Paul Swift’in sadece otomobildeki Akıllı Çevre Görüş Monitörü’nü (AVM) kullanarak dünyanın ilk kör J dönüşünü gerçekleştirmesini sağladı.

İki teker üstünde en hızlı 1 mil rekorunu elinde bulunduran Nissan Juke, yeni bir rekora daha imza attı. Tecrübeli dublör pilot Paul Swift, Juke’un evi olan ve her yıl 100.000’den fazla Juke’un üretildiği Nissan’ın İngiltere Sunderland Fabrikası’nda bir deneme gerçekleştirdi. Swift, Juke’un tüm camları karartılmış bir halde 180 derece savrulurken sadece dört harici kamerasını kullandı ve görüşün olduğu bir rekoru da egale etti. Juke, bundan önce camları karartılmamış bir halde geri giderken ileri sürüşe geçerek sadece kendisinden 18 cm daha uzun bir boşluğa girmişti.

Park manevraları AVM ile daha kolay

Nissan’ın Akıllı Çevre Görüş Monitörü (AVM) sürücüye otomobilin ve çevresinin 360 derecelik kuş bakışı görüntüsünü sunuyor. Dört kameradan gelen görüntüler dijital olarak birbirine bağlanarak Nissan Connect ekranında kuş bakışı görüntüyü oluşturuyor. Bu sayede park manevraları hem daha kolay hem de daha güvenli bir hale geliyor.

Dublör Paul Swift, dünyada bir ilk olan bu rekorla ilgili olarak “Açıkçası sürücülere AVM sistemini kullanarak benim yaptığım gibi park etmelerini ve J dönüşü yapmalarını tavsiye etmiyorum. Ancak AVM teknolojisinin kullanılmasının Nissan müşterilerine günlük sürüş koşullarında ne tür faydalar sağladığını anladım. Çevre görüşü için omuzlarımın üzerinden arka cama bakmak yerine kokpitteki ekranda görülen 360 derecelik görüntüye bakmak ilk başta garip geldi ama kısa sürede adapte oldum. AVM sistemi kameraları yolun net bir görüntüsünü sunduğu için çizgilerin arasında kalmak konusunda kendimden emin olabildim.” dedi.

Nissan’ın Akıllı AVM sistemi ayrıca hareket eden nesne tanıma özelliğine de sahip. Bu özellik sayesinde Juke’un çevresinde bir yaya veya hayvan gibi nesneler olması halinde sürücü uyarılıyor ve güvenlik seviyesi artırılıyor.

 

Akıllı AVM, Akıllı Mobilite vizyonunun bir parçası

Akıllı AVM, Nissan’ın sürüşü gelecekte daha güvenli ve kararlı hala getirmeyi amaçlayan Akıllı Mobilite vizyonunun bir parçası. Ayrıca markanın otonom sürüş teknolojisi ProPilot’ın en önemli yapı taşları arasında yer alıyor. Nissan’ın ProPilot özelliğini barındıran Avrupa’daki ilk otomobili 2017’de yollara çıkıyor.

Nissan Avrupa’nın Gelişmiş Planlama’dan sorumlu ismi Stewart Callegari, rekorla ilgili “Bu rekor, Nissan markasının vaadi olan Innovation that Excites-Heyecan veren yenilik sloganını mükemmel bir biçimde yansıtıyor. Bu vaadin ardında sürücülerin hayatını daha kolay ve güvenli hale getiren teknolojileri geliştirmek yatıyor. Çevre Görüş Monitörü de bu teknolojilerden biri.” dedi.

Nissan Juke, Avrupa’nın favori kompakt crossover modeli. 2010’da lansmanından bu yana otomobilden neredeyse 760.000 adet satıldı.

IIHS’den Subaru’nun EyeSight teknolojisine ödül

Subaru’nun EyeSight güvenlik ve sürücü yardım teknolojisine sahip modelleri Kasım 2016 itibariyle dünya çapında 1 milyon adetlik üretimi geride bıraktı. İlk olarak Japonya’da 2008 yılında pazara sunulan sistem, aradan geçen 8 yıl 7 aylık dönemde 1 milyon adetlik üretim barajını aştı. Subaru EyeSight kapsamında yer alan Adaptif Hız Kontrolü, sadece araçları değil aynı zamanda EyeSight kameralarının görüş açısında bulunan yayaları, bisikletlileri ve motosiklet sürücülerini de algılayarak Çarpışma Önleyici Frenleme sistemi gibi özellikleri de barındıran, sürüş desteği sağlayan teknolojiyi kullanarak dünyada bir ilki gerçekleştirdi.

Bugüne kadar dünyanın pek çok bölgesinden ödüller kazanan Subaru EyeSight teknolojisine, yeni bir ödül de Amerika’dan geldi. IIHS (Insurance Institute for Highway Safety-Karayolu Güvenliği Sigorta Enstitüsü) tarafından EyeSight ve LED teknolojisine sahip yeni farlar ile donatılmış olan Subaru Legacy, Outback ve Forester modelleri, “2017 En Güvenli Araçlar+” (TSP+) standartlarına uygun olarak en yüksek puanları aldılar. Amerika’daki otomobil sigortacıları tarafından desteklenen ve kâr amacı gözetmeyen bir kuruluş olan IIHS, en katı güvenlik standartlarını uygulayan organizasyonlardan biri olarak anılıyor.

EyeSight ile trafik kazalarında yüzde 84 azalma gerçekleşti

Japonya Trafik Kazaları Araştırma ve Veri Analiz Enstitüsü’nün gerçekleştirdiği, 10 bin araç arasında yapılan araştırmaya göre, EyeSight güvenlik ve sürücü yardım teknolojisine sahip Subaru otomobilleri, Japonya’da bu özelliğe sahip olmayan araçlara kıyasla, yaralanma ya da ölümle sonuçlanan kazalara yüzde 61 daha az karıştı. Yayalar hariç ve sadece araçlar arasındaki kazalardaki verilere bakıldığındaysa, EyeSight teknolojisine sahip Subaru araçlarının yüzde 84 daha az arkadan çarpmalı kazalara karıştığı tespit edildi.

Lexus’dan Spotify atağı

Lüksü ve kaliteyi buluşturan Lexus, Türkiye’de bir ilkle kullanıcılarının karşısına çıkıyor. Yolculukları boyunca Lexus ile müziğin ritmini yaşamak isteyenler, Spotify’ın Lexus için hazırladığı www.spotify-lexus.com mikro sitesinden kendilerine özel müzik listelerini kolayca oluşturarak yolculuklarını daha eğlenceli hale getiriyor. Son dönemin en kullanışlı ve popüler uygulamalarından biri olan Spotify, müzik dinlemeyi daha kolay ve sorunsuz hale getirirken, Lexus’un yeni uygulaması bunu farklı bir boyuta taşıyor. Uygulama ayrıca mobil cihazlarda da kullanılabiliyor.

Kullanıcılar, Spotify tarafından Lexus Türkiye için özel olarak hazırlanan www.spotify-lexus.com mikro sitesinden başlangıç ve bitiş rotalarını seçerek kendilerine özel müzik listesini kolayca oluşturabiliyor. Pop, Rock, R&B ve Chill Out kategorilerinden sevdikleri sanatçılarla oluşturdukları bu özel çalma listesi yolculukları boyunca kullanıcılara eşlik ediyor. Çalma süresi ise yolun uzunluğuna göre belirleniyor. Dinleyiciler ayrıca istediğinde “iş çıkışı parti”, “hafta sonu rock”, “şehirde jazz” ve “işe giderken chill-out” kategorileri altında da sunulan çalma listelerine erişilebiliyor.

Omotenashi (Japon misafirperverlik ruhu) felsefesiyle otomobillerini tasarlayan ve hizmet veren Lexus, Türkiye’de bir ilk olan bu uygulama ile kullanıcı odaklı yaklaşımını bir kez daha gösteriyor. Kullanıcıların araçlarında da kendilerini evlerinde gibi hissetmesini sağlarken, yolculukları daha keyifli ve rahat hale getirmeyi amaçlıyor.

Yeni Maserati Quattroporte Türkiye’de!

1963’teki ilk lansmanından bu yana 72 ülkede 30 bin adete yakın satışı gerçekleşen, İtalyan lüks spor sedan otomobillerin en başarılı örneklerinden biri Quattroporte, yenilenerek ülkemizde de satışa sunuldu. Tofaş çatısı altındaki Fer Mas tarafından ülkemizde temsil edilen Maserati’nin şimdiye kadar ürettiği en güçlü ve hızlı sedan modeli Quattroporte global pazarlardaki başarının ardından, kimliğinden ödün vermeden, zarafetini vurgulayan yeni donanımlara sahip oldu.

Quattroporte’nin yenilenen versiyonu, mat siyah profil ile tasarlanan ön tampon ve arkadaki mat siyah difizör ile bütünleşen dış aynalarıyla daha dikkat çekici bir görsellik sunuyor. Özellikle otomobilin en karakteristik bölümlerinden biri olan ön ızgara artık daha keskin ve heybetli hatlara sahip. Izgarada yer alan yeni dikey krom unsurlar, köpekbalığı burnu etkisi ile tezat oluşturarak daha da gösterişli bir görünüm sağlıyor.

Gösterişli ızgaranın arkasında ise elektrikli ayarlanabilir hava giriş kapakları (Air Shutter) yer alıyor. Hava giriş kapakları motorun sıvı sıcaklığının ideal kontrolünü sağlarken, ön ve arka tamponların optimizasyonu, hava konveyörü ve düz aerodinamik taban kaplaması sayesinde otomobilin aerodinamik direnci %10 oranında iyileşiyor. Yeni Maserati Quattroporte’nin iç mekanında ise yeni arayüz unsurları ve bilgi-eğlence alanı ağırlıklı olarak ön plana çıkıyor. Yeniden tasarlanan orta gösterge paneli artık çok dokunuşlu 8,4 inç büyüklüğünde, yüksek çözünürlüklü bir ekrana sahip. Bu alan, kesintisiz teknik öğelerin ekranla bütünleştiği, klima kontrolü ve Quattroporte’ye özgü saf iç hacim kompozisyonunu vurgulayan dikişsiz bir tasarıma sahip torpido gözüyle şekilleniyor. Maserati’nin yeni amiral gemisinin bilgi-eğlence sistemi Apple CarPlay ve Android Otomatik akıllı telefon aktarma işlevleri ile uyumlu olmasıyla da fark yaratıyor.

Bununla birlikte tüm Quattroporte versiyonları, araçtaki yolcular için konfor düzeyini büyük oranda arttıran bir özellik olan, Hava Kalitesi Sensörü ile donatılmış. Bu sistem dışarıdaki kirlilik düzeylerini hesaplayan ve kirli hava ile toksik gazların kabine girmesini engelleyen bir akıllı sensör ve sinyal analiz sistemini bir araya getiriyor. Yeni Quattroporte, ülkemizde biri dizel olmak üzere toplam 3 motor seçeneğiyle müşterilerinin beğenisine sunuluyor. Yeni modelin kaputunun altında 275 HP güç üreten 3.0 litrelik V6 yapılı, 600 Nm tork üreten turbo dizel motor ön plana çıkıyor. Dizel motorlu Maserati Quattroporte, 252 km/s’lik en yüksek hıza ve 6.4 saniyelik 0-100 km/s hızlanma süresine sahip.

Yeni Maserati Quattroporte’nin S Q4 adı verilen versiyonunda 410 HP güç üreten, 550 Nm tork değeriyle baş döndüren ve Ferrari tarafından üretilen motor görev yapıyor. 286 km/s son sürate sahip ve 0-100 km/s hıza 4.9 saniyede ulaşan Maserati Quattroporte S Q4, dört tekerlekten çekiş teknolojisiyle farklılaşıyor. Bu motor ve çekiş kombinasyonuyla yetinmeyenler ise yine Ferrari üretimi olan V8 Biturbo özellikli, 530 HP gücünde motor seçeneğini simgeleyen Quattroporte GTS versiyonunu tercih edebiliyorlar. 710 Nm torka sahip Quattroporte GTS, 310 km/s’lik son hız değeri ve 0’dan 100 km/s hıza yalnızca 4,7 saniyede çıkan performansıyla dikkat çekiyor.

 

Tüm motor kombinasyonlarında yeni Quattroporte gücünü yola 8 ileri ZF otomatik şanzımanıyla aktarırken, elektronik olarak kontrol edilen Skyhook amortisörler görev yapıyor. Bununla birlikte yeni model, 4 tekerlekten çekiş sağlayan AWD (All Wheel Drive) sistemi sayesinde her türlü yol koşulunda maksimum performans sunmasıyla öne çıkabiliyor. Gelişmiş AWD sistemi, normalde arkadan itişli olan otomobil ihtiyaç duyulduğunda otomatik olarak çekiş gücünü ön ve arka tekerleklere 50/50 oranında eşit olarak dağıtarak 4 tekerlekten çekiş sağlıyor. GranLusso ve GranSport, iki farklı ve yeni dünya Yarışçılık tarihinden beslenen mühendislik kabiliyeti sayesinde lüks ve sportif özelliklerin mükemmel bir bileşkesini temsil eden Maserati, amiral gemisi Quattroporte’nin yeni versiyonunu DNA’sını vurgulayan iki benzersiz donanım seçeneği ile sunuyor.

 

GranLusso ve GranSport

 

GranLusso donanımı, lüks ve sportifliğin bir araya getiren bir konsept ile hem sürücü hemde yolcuların kabin içi konforunu arttıran özelliklere sahip. Tasarım İtalyan işçiliğinin göstergesi olan en çarpıcı tasarım ve en seçkin malzeme kullanımı ile daha da üstün bir lüks seviyesi vaat ediyor. Kabinde ise GranLusso ruhu, koltuklarda, kapılarda, kafalık ve güneşlikte görülen Ermenegildo Zegna patentli ipek döşeme ile kendini gösteriyor. Kabin içi tasarımı, gösterge panelinde yer alan seçkin gözenekli Radica ahşabı ve ahşap ilaveli deri direksiyon simidi ile daha zarif bir görünüm kazanıyor. Bu tasarım elektrikli ayarlanabilir pedallar, elektrikli arka güneşlik, dört bölgeli klima, ısıtmalı arka koltuklar ve genişletilmiş anahtarsız giriş gibi konfor odaklı ekipmanları da bir araya getiriyor.

 

GranSport donanımı, Maserati markasının efsanevi yarış mirasını yansıtan yeni dış tasarım öğeleri sayesinde aracın agresif görünümünü vurgularken, Quattroporte’nin sporcu karakterinin altını çiziyor. Yeni Quattroporte GranSport, 21 inçlik Titano jantlar, tamponlarda parlak siyah kaplama, kırmızı fren kaliperleri, öndeki ‘üç başlı mızrak’taki mavi eklemeler, yanda yer alan Saetta logosu, ve ek olarak da jant kapaklarındaki mavi ‘üç başlı mızraklar’ ile donatılmıştır. GranSport’un ön ızgarası, opsiyon olarak, parlak siyah kaplama olarak sipariş edilebiliyor. Quattroporte GranSport’un iç kısımları sportif sürüş performansını artırmak için yeniden tasarlanan ön ve arka koltuklar içiyor. Öte yandan karbon fiber veya tam deri spor direksiyon güçlü bir kimlik oluşturuyor. Gösterge panelinde parlak Piano Black (Piyano Siyah) ahşap döşeme, yeni spor koltuklar, alüminyum vites kolları ve paslanmaz çelik spor pedallar sayesinde, Quattroporte GranSport’un iç kısmı gerçek bir lüks spor otomobil deneyimi sunuyor.

 

Yeni BMW X3, Frankfurt Motor Show’da sahne alacak

Yeni BMW X3 geçtiğimiz günlerde Nurburgring testinde çekilen videolarıyla basına yayıldı. Bu haber ile birlikte marka severleri bir heyecan sardı. Çok geçmeden modelin 2017 Frankfurt Motor Show’da sahne alacağı haberleri geldi. Modelin seri üretimi sie 2018 yılına sarkabilir. Bu süreçte modelin geliştirmeleri devam ediyor. Otomobil selefine göre 100 Kg daha hafif olacak. Ek olarak arkadan itişli sistem egemenliğini modelde sürdürecek. Modelde Plug-in Hibrit seçeneği sunulacak. Bunun yanı sıra Yeni BMW X3 2.0  ve 3.0 litre dizel motor seçeneklerini de müşterilerine sunacak.

 

Makyajlı Volkswagen Golf R yolda

Volkswagen Golf geçtiğimiz günlerde makyaj operasyonundan geçti. Model tasarım konusunda tazelenirken, daha dinamik bir yapıya kavuştu. Hemen ardından modelin R versiyonuda güncellenerek ortaya çıktı. Standart versiyondaki değişimlerin hemen hemen hepsini alan Golf R, LED stopları ve iç mekandaki bilgi ekranıyla dikkat çekiyor. 2.0 litre Tsı ünite eski versiyondan 10 Hp daha güçlendirilerek 310 Hp seviyesine çıkarıldı. Manuel şanzıman seçeneği ile 40.675 Euro fiyat biçilen modelin variant versiyonunu alırsanız 44.880 Euro ödemeniz gerekecek.

Diğer bir yenilik ise baz versiyonda sunulacak olan 1.0 TSI ünite. Düşük hacimli ünite 84 Hp güce sahip. Bu modelin fiyatı ise 17.850 Euro olarak kayıtlara geçti. Modelin fabrika tüketim değeri ise 4.8 Litre yakıt tüketiyor.  Bir diğer yenilik ise 2.0 litre TDI ünitenin bu modelde sunulması. Ek olarak bu kombinasyon 4Motion çekiş sistemiyle sunuluyor. Modelin Hb karoserli fiyatı 29.600 Euro iken, variant seçeneği 30.750 Euro olarak karşımıza çıkıyor.

Skoda Sahiplerine Müjde

2014’ün son çeyreğinde Skoda Yetkili Satıcı ve Servis ağını açan Avek Otomotiv, hali hazırda, aracını servise bıraktığında başka bir araca ihtiyaç duyanlar için geçici araç, iş saatlerinde servise aracını bırakamayanlar için gece servisi, aracını servise bıraktıktan sonra geri dönüşlerini kolaylaştırmak için ücretsiz müşteri servisi gibi hizmetler sunuyor.

Bu yıl 11’nci kuruluş yılını kutlayan AVEK, her yıl başarısını arttırıyor. Satış ve Servis olarak 5 markasında da önemli bir yerde olan Avek Otomotiv’in başarılarının sırrı müşterilerine fark yaratan hizmet sunma anlayışı. En yeni hizmeti ise, aracına periyodik bakım yaptırmak isteyen müşterilerine yeni artırdığı servis kapasitesi ile beklemeden ertesi güne randevu taahhüdü vererek müşterilerinin bu konudaki beklentilerini karşılıyor.

Yeni Kia Picanto ne zaman gelecek?

Uzunca bir süredir markanın küçük segment oyuncusu olarak görev yapan Kia Picanto yenileniyor. Modelin eskiz fotoğrafları basında yayınlandı. Selefine göre daha sportif hatlara kavuşan model bu haliyle daha ilgi çekici. Keskin hatlar onun tasarımına dinamizm duygusunu da katmış. Modelde 1.0 litre ve 1.2 litre hacminde motorlara yer verilecek. Bu ünitelerin teknik değerleri hakkında net bir bilgi yer almıyor.