Kategori arşivi: Haberler

Audi 2,5 litre TFSI yılın motoru seçildi

Audi’nin yüksek performanslı spor otomobilleri TT ve RS3 Sportback modelinde kullandığı 2,5 litre TFSI motoru kendi segmentinde Yılın Motoru Ödülü’ne layık görüldü.

Dünya genelinden 65 otomotiv editörünün oylarıyla belirlenen Yılın Motoru (Engine of The Year) 2017 Ödülleri sahibini buldu.

Audi, Audi Sport Ailesi’nin RS3 ve TT RS modellerinde sunduğu 2,5 litre hacimli TFSI motoruyla, 2,0 ile 2,5 litre kategorisinde, Yılın Motoru seçildi. 2.5 litre TFSI motor, jüri tarafından yüksek performansının yanında, kendisine özgü sesi ile de övgüye değer bulundu.

Audi’nin yüksek performanslı spor otomobillerinin yer aldığı Audi Sport Ailesi’nin öne çıkan motorlarından biri olan 2,5 litre TFSI motorunun karakteristik sesi, Audi motorsporları takımının 80’li yıllarda WRC Grup B sınıfında fırtınalar estiren otomobillerin sesine de bir selam niteliği taşıyor.

Premium otomobil sektöründe, en sportif markaların başında gelen Audi’nin,” Performans Ligi” olarak tanımladığı Audi Sport Ailesi’nin üyeleri çarpıcı tasarım, sportif sürüş ve öncü teknolojiyi bir arada otomobil tutkunlarına sunuyor.

Ürettiği 400 HP güç ve 400 Nm tork ile küresel otomotiv pazarında en güçlü 5 silindirli motor olan 2.5 TFSI hali hazırda TT RS Coupe, TT RS Roadster, RS3 Sedan ve RS3 Sportback modellerinde kullanılıyor. Bu motor, kompakt segmentin en güçlü modeli olan RS3 Sportback’i, 0’dan saatte 100 kilometre hıza sadece 4.1 saniyede ulaştırıyor.

Audi, 1999 yılından beri verilen Yılın Motoru Ödülleri’nde 13’üncü kez ödüle layık görüldü.

 

Peugeot, pikap pazarına geri dönüyor

Peugeot, Yeni Pick Up modelini tanıtıyor. Bu, markanın pikap pazarına geri dönüşünü müjdelerken Afrika kıtasında satışa sunulacak olan Yeni Peugeot Pick Up, markanın globalleşme stratejisinin bir başka ayağını oluşturuyor. Geniş yaşam alanı ve zengin ekipman seviyesiyle dikkat çeken Peugeot Pick Up, pikap müşterilerinin sağlamlık, dayanıklılık ve dört tekerlekten çekiş sistemi gibi temel gereksinimlerini en iyi şekilde karşılıyor. İş amaçlı ve özel amaçlı kullanımları aynı potada eriten, kullanımı ve bakımı kolay ve her durumda güvenilir bir araç arayan kullanıcılara hitap eden yeni Peugeot Pick Up, Eylül ayında Afrika kıtasında satışa sunulmaya başlanacak.

 

Yeni Peugeot Pick Up kompakt pikap pazarı kavramının standartlarını değiştiriyor

Yeni Peugeot Pick Up, 5,08 metre uzunluğu ile çift kabinli kompakt pikap pazarında yer alıyor. Bu, yüzde 10 pazar payı ve Kuzey Afrika ve Batı Sahra Altı Afrika ülkeleri de dahil olmak üzere yılda 56.000 adet satış hacmi anlamına geliyor. Pazarı yüzde 92 ile dizel motorlar ve yüzde 77 ile dört tekerlekten çekiş sistemleri domine ediyor. Peugeot yeni Pick Up modeliyle pikap pazarına dönüş yaparken, bu hamle markanın uluslararası büyüme stratejisinin bir parçasını oluşturuyor. Markanın, özellikle Afrika kıtası olmak üzere pikap pazarında geçmişi uzun yıllara dayanıyor. 1956’daki Peugeot 403 camionnette-bâchée, 1967 Peugeot 404 camionnette-bâchée ve 2005 yılına kadar başarıyla üretilen ve bu tarihteki Nijerya’daki üretimi sona eren Peugeot 504 Pick-up markanın pikap geçmişini gözle önüne seriyor.

Sağlamlık ve dayanıklılık

Yüksek omuz çizgisi, dik tasarımlı burun, yatay uzun bir motor kaputu ve versiyona bağlı olarak 210 mm ile 215 mm arasında değişen yerden yüksek yapısıyla yeni Peugeot Pick Up, pikap pazarının bütün gereksinimlerini fazlasıyla yerine getiriyor. Markanın yeni nesil bütün SUV modellerinde olduğu gibi yeni Peugeot Pick Up’ta da ön ızgara büyük bir ‘aslan’ logosuna ev sahipliği yapıyor. Arka paneldeki damgalı ‘Peugeot’ yazısı ise Peugeot 404 ve 504 Pick-Up modellerine gönderme yapıyor. Basit ve dayanıklı tasarımıyla yeni Peugeot Pick Up her tür yol koşulunda dayanıklı ve güvenilir bir profesyonel olduğunu gözler önüne seriyor. Kabin ve kasa merdiven tipi şasi üzerine otururken sabit arka aks dört yapraklı yaylarla şasiye bağlanıyor. Standart olarak sunulan Yokohama marka lastikler; dayanıklı, güvenilir, sağlam, her tür hava ve yol koşullarında kullanım imkanı sunuyor.

Maksimum yükleme kapasitesi 815 kg olan yeni Peugeot Pick Up’ın kasası 1,40 metre uzunluğa ve 1,39 metre genişliğe sahip. Dış taraftaki sabitleme kancaları kullanım kolaylığını sağlarken aracın genel sağlamlığını tamamlamak ve dayanıklılığı artırmak için yan duvarlar ve arka kapağın iç paneli özel bir reçine ile kaplanıyor.

Her tür kullanım amacına uygun motor ve aktarma organları

Yeni Peugeot Pick Up, pikap pazarın ihtiyaçlarına cevap veren ve yüksek verimlilik seviyesine sahip güçlü bir motorla donatılıyor. 2,5 litre hacimli common-rail enjeksiyon sistemine sahip turbo beslemeli dizel motor 115 HP güç ve 280 Nm tork üretiyor. Motorun gücü 5 ileri manuel bir şanzımanla tekerleklere aktarılırken 4×4 veya 4×2 çekiş sistemleri alternatifleri sunuluyor. 4×2 versiyonlarında güç şaft ve merkezi diferansiyel üzerinden arka aksa iletiliyor. 4×4 versiyonlarda motor gücünün bir kısmı ön aksa aktarılıyor. Sistem, sürücüye 4×4 4H (4 High) veya düşük hızlı yüksek torklu sürüşlerde kullanılan 4L (4 Low) olmak üzere farklı sürüş modlarından birini seçme imkanı sunuyor.

Sınıf standartlarını yükselten donanımlar ve geniş bir yaşam alanı

Güvenilirlik ve kullanım kolaylığına odaklanan yeni Peugeot Pick Up zengin ekipman seviyesiyle satışa sunuluyor. Manuel klima, elektrikli camlar, CD çalar ve USB’li radyo tüm versiyonlarda standart ekipman olarak yer alıyor. Elektronik fren gücü dağılımına sahip ABS fren sistemi, geri manevra yardımcısı, sürücü ve yolcu hava yastıkları ve elektrikli yan aynalar sürüş güvenliğini ve sürüş konforunu destekleyen ekipmanlar olarak devreye giriyor. 4×4 versiyonları, krom tavan rayları ve yan basamaklarla ayırt ediliyor. 1.738 mm oturum alanı ve 62 mm arka koltuk diz mesafesiyle yeni Peugeot Pick Up sınıfının en geniş yaşam alanını ve yolcu konforunu sunuyor.

 

Toyota’ya bir ödül daha verildi

Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye, geçtiğimiz Kasım ayında üretimine başladığı Türkiye’nin ilk hibrit modeli Toyota C-HR ile ihracatını yüzde 52 oranında artırdı. 2016 yılında 1.8 milyar dolar değerinde ihracat gerçekleştiren Toyota Otomotiv Sanayi, Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından ödüllendirildi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından gerçekleştirilen 2016 yılı İhracat Şampiyonları Ödül Töreni’nde Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye, ilk bin firma için de geçen seneye göre bir basamak yükselerek 7’nci sırada yer aldı ve ödülün sahibi oldu. 2016 yılında 1.8 milyar dolar ihracat gerçekleştiren Toyota Otomotiv Sanayi, geçen yıla oranla bu rakamı yüzde 52 oranında artırarak önemli bir yükselişe imza attı. Geçen yıl toplamda 155 bin araç banttan indirilen fabrikada ihracat adedi 116 bin olarak gerçekleşti.

Geçtiğimiz Kasım ayında, 350 milyon avro yatırım ile Türkiye’nin ilk hibrit ve crossover modeli Toyota C-HR’ın üretimine başlayan Toyota Otomotiv Sanayi, Türkiye’deki toplam yatırım tutarını 1.7 milyar avroya çıkardı. Yatırımla birlikte çalışan sayısı 5 bine ulaşan fabrikanın Corolla ve Verso’nun ardından üçüncü modeli C-HR’ın etkisiyle ihracat yaptığı ülke sayısı 97’ye yükseldi. Üretim ve ihracat rakamlarını 2017 sonuna kadar katlayacak olan Toyota Otomotiv Sanayi’de, ihracatın toplam üretime oranı yüzde 85’i bulacak. Fabrika bu yıl üretmeyi planladığı 280 bin araçtan 231 binini ihraç etmeyi hedefliyor.

 

Audi BM Yapay Zeka Zirvesi’nde otonom sürüşü konuştu!

Audi AG CEOsu Stadler, Cenevredeki Birleşmiş Milletler (BM) kongresinde yapay zeka hakkında konuştu. Stadler konuşmasında, otonom sürüş ile ilgili yasal konuların yanı sıra, yeni teknolojinin kullanımı ile ilgili etik soruların da ele alınması gerektiğini dile getirdi.

İsviçre’nin Cenevre kentinde 7 Haziran’da düzenlenen Birleşmiş Milletler kongresi, yapay zekânın küresel sorunları çözmede oynayabileceği rolü tartışmak üzere dünyanın önde gelen uzmanlarını bir araya getirdi. Kongrenin ‘İyilik için Yapay Zeka (AI for Good) ‘ konulu panelinde konuşan Audi CEO’su Prof. Rupert Stadler, yapay zekanın insanlık yararına kullanılması konusunda konuştu.

“Sadece otomotiv bu soruları yanıtlayamaz”

Otonom sürüş  insan hayatını önemli ölçüde kolaylaştırma fırsatı sunuyor. Ancak beklentilerde aşırıya kaçılmaması yönünde de uyaran Stadler “Bir trafik kazasının kaçınılmaz olduğu durumlarda, sürücüsüz otomobilden karar almasını bekliyoruz. Fakat böyle bir ikilemi ne insan ne de bir makine çözebilir” dedi. Stadler “Otomotiv endüstrisi, pilotlu ve otonom sürüş ile ilgili etik ve yasal soruları tek başına yanıtlayamaz. Bunun için bilim, iş dünyası, siyasetçiler ve toplumun birlikte çalışması gerekiyor” diye konuştu.

Otonom sürüş sırasında kaza durumunda sorumlu kim olacak?

Yapay zeka, bilim ve endüstri uzmanları tarafından pilotlu ve otonom sürüş için kilit bir teknoloji olarak kabul ediliyor. Yapay zeka teknolojisi, otomobilin çevresini algılayıp yorumlamasına ve bu doğrultuda karar almasına yardımcı oluyor. Ancak, olası bir kaza durumunda sorumluluğun kimde olacağı ve otonom sürüş sırasında kaçınılmaz bir tehlikeyle karşılaşılan otomobilin ne tepki vermesi gerektiği konuları halen belirsizliğini koruyor.

Audi hukukçuları, filozofları bir araya getiriyor

Otonom sürüş ile ilgili çalışmalarına hız kesmeden devam eden Audi, bu kapsamda bilim ve iş dünyasının yapay zeka alanında uluslararası üne sahip uzmanlarını bir araya getiren ve disiplinler arası bir ağ olan beyond girişimini başlattı. Audi, böylece yapay zekanın otomotiv ve çalışma dünyası üzerindeki toplumsal etkilerine odaklanıyor. Girişim kapsamında gerçekleştirilen ilk etkinliklere filozoflar, psikologlar, hukukçular, bilgisayar bilimcileri ve start-up girişimcileri katılıyor.

Trafikte kalp krizine dikkat

Kalp krizi riski üzerinizde. Günlük stresin en büyük nedenlerinden birisi trafik. Özellikle büyük şehirlerde yaşayanların bu çilesi artık yalnızca iş ya da okul çıkışlarında değil günün her saatinde karşınıza çıkabiliyor. Yoğun trafiğe maruz kalmanın tek etkisinin gideceğimiz yere geç kalmak olmadığını belirten Medical Park Gaziosmanpaşa Hastanesi Uzman Klinik Psikolog İpek Özaktaç, akmayan trafiğin kişilerin fiziksel ve ruhsal sağlığı açısından tehdit unsurunu oluşturduğunu söyleyerek, bazı bilgiler paylaştı.

Araştırmalar, trafiğin ruhsal sağlığımız üzerinde olumsuz etkileri bulunduğunu ortaya koyuyor. Akmayan trafiğin içinde sıkışıp kalmak günlük yaşantımızda kişilerin fiziksel ve ruhsal sağlığı açısından en büyük tehdit unsurunu oluşturuyor Son günlerde özellikle trafikte yaşanan tartışmalar gündemi meşgul ederken, Medical Park Gaziosmanpaşa Hastanesi Uzman Klinik Psikolog İpek Özaktaç, trafikte maruz kalınan hava kirliliğinin de trafikte kalp krizi ya da astım gibi nefes ve solunum problemleri yaşama riskini de artırdığı kaydetti. Özaktaç, konuyla ilgili şunları söyledi:

Stres, kişide denge ve uyum bozulduğu zaman yaşanır. İç dengenin bozulması durumunda organizmanın yeniden dengeyi kurmaya çalışması strestir. Tehditkar bir olay olmasa dahi herhangi bir yaşam olayı dengemizi bozabilir ve stres kaynağı olabilir. Günlük hayatta her birimiz araba kullanmıyor olsak bile gerek yaya olarak gerek evimizde dinlenirken dışarıdan duyduğumuz korna sesleriyle trafik stresine maruz kalabiliyoruz. Stresin etkileri ise fiziksel, duygusal ve düşünce boyutunda hissedebiliriz. Fiziksel olarak bedende oluşan trafikte kalp krizi, terleme, titreme, nefes darlığı, baş ağrısı, mide ağrısı; duygusal olarak kaygı, sıkıntı, korku, mutsuzluk, umutsuzluk; düşünce anlamında ise karamsar, çaresiz ve umutsuz düşünceler eşlik edebilir.

Trafikte kalp krizi riski kronikleşiyor

Trafikte seyir halindeyken aniden önünüze direksiyon kırılması, sinyal vermeden dönüş yapılması, dikkatsiz bir şekilde ara sokaktan önünüze çıkılması, taksi, otobüs ve dolmuşların bekleme süreleri ya da yayaların aniden yola çıkması günlük hayatta yaşamaya alışık olduğumuz durumlar haline geldi. Tüm bu örneklere her gün maruz kalıyor olmak kişi üzerinde stresin kronik hale gelmesine neden olabilir. Araba sürerken stresi tetikleyen en önemli noktalardan biri sabırsızlıktır. Bir türlü ilerlemeyen yolda arabaların hareket etmesini beklemek ve diğer sürücülerin hataları ile uğraşmak sabırsızlığı arttıran etkenler arasındadır. Ulaşılmaya çalışılan yere geç kalındığının fark edilmesi ve hareket edememenin getirdiği engellenmişlik hissi ile birlikte sabırsızlık, trafikteki stresle baş etmeyi daha da zorlaştırır.

Trafite kalp krizi riskini stres tetikliyor

Tüm günün koşturmacasının ardından evinize gidip dinlenmek, günün yorgunluğunu atmak en büyük motivasyon kaynağınız olabilir. Fakat size iyi hissettiren bir spor yaptıktan ya da arkadaşlarınızla lezzetli bir yemek yedikten sonra eve ulaşmaya çalışırken trafik tıkanıklığına maruz kaldığınızda yarım saat önceki olumlu ruh halinizi tamamen unutabilirsiniz. Sinirin ve stresin eşlik ettiği yolculuk sonrası evinize vardığınızda olumsuz duygular hala size eşlik ediyorsa hissettiklerinizi yakın çevrenize belli etmemeniz zor olabilir. Trafikte hatalı sürücüye sinirlenen fakat bunu eyleme dökemeyen bir kişi bu duygusunu ulaşılması en kolay kişiye, evde birlikte yaşadığı kişilere yöneltmesi kimi zamanlarda kaçınılmaz olabilir. Bu doğrultuda diyebiliriz ki, baş etme konusunda adımlar atılmadığı takdirde trafikte yaşanan sinirlilik, stres, sabırsızlık ve engellenmişlik hissi, kızgınlık ve öfkeye dönüşme eğilimi gösterebilir. Uzmanlara göre stres, kişileri diğer hastalıklara ve hatta depresyona karşı savunmasız kılar. Bu nedenle, kişilerde uzun vadede kronik stres, kaygı bozuklukları, panik bozukluk ya da depresyon görülme riski artar.

Trafikte kalp krizi riskini engellemek için en yapmalı?

  • Kendinizi trafikten korumak için atacağınız adımlardan sonraki en büyük çözüm arabada geçirdiğiniz sürede yaşadığınız stresi azaltmak olacaktır. Trafikte ne yaşayacağınızı kontrol edemeyebilirsiniz fakat yaşadıklarınıza vereceğiniz tepkiyi düzenleyebilirsiniz.
  • Nefes alın, verin, tekrarlayın. Stres ve gerginlikle direksiyonu sıkmaya başladığınızı fark ettiğiniz anda nefesinize odaklanın. Yavaş ve derin nefesler ile nefesinizi düzenleyin.
  • İçinde bulunduğunuz durumu gözden geçirin. Trafik tıkanıklığını gideceğiniz yere ulaşmanın önünde bir engel olarak düşünmek yerine iş dönüşü dinlenmek üzere vakit geçireceğiniz bir yer gibi hayal edin ya da sevdiğiniz radyo programını dinlemek için bir fırsat olarak yorumlayın.
  • Kızgınlık sonucu oluşan tepkilerinizi hafifletin. Her olumsuz duyguyu ortadan kaldırmanız mümkün olmayabilir. Diğer sürücülerin hata yaptıklarını fark ettiğinizde sıkıntı hissediyor olabilirsiniz. O anda ne hissettiğinizi fark ederek bunu kabul edin ve sonraki adıma geçin. Hatalı davranan sürücülere karşın sizin daha dikkatli olmanız gerektiğini kendinize hatırlatın. Böylelikle o sürücünün olumsuz davranışından kendinizi uzaklaştırmış ve olumsuz duygulara neden olan bir durumun yol boyunca size eşlik etmesini önlemiş olursunuz.
  • Endişeli düşüncelerinizi yatıştırın. Gitmeniz gereken yere geç kaldığınızı fark ediyorsanız endişelenmeye başladığınızı fark edin, kabul edin ve bırakın. Dikkatinizi başka yöne çevirin. Diğer araçların görünüşüne, çevrenizdeki seslere ya da radyoda çalan müziğe odaklanmaya çalışın.

O cezalar siliniyor

İstanbul’da yapılan Intertraffic İstanbul Fuarı’nda, belediyelerin toplu ulaşıma dair sıkıntıları masaya yaratıldı, çözüm yolları arandı. Panelde öne çıkan konular; otoyollarda devreye girecek ortalama hız tespit sistemi, toplu ulaşımda 65 yaş uygulaması ve servis ile toplu taşıma arasındaki yüzde 10’luk KDV farkı oldu.

Intertraffic İstanbul Fuarı kapsamında TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Sözcüsü, Erzurum Milletvekili, Intertraffic İstanbul Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı moderatörlüğünde düzenlenen “Ulaşım Sistemlerinin Türkiye’deki Geleceği” başlıklı panelde konuşan Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Akdeniz, Temmuz ayında otoyollarda devreye girecek ortalama hız tespit sisteminde, birden fazla tespite tek radar cezası kesileceğini söyledi.

Radar cezası sorun olmaktan çıkacak

Gelen sorular üzerine sözlerine, vatandaşlardan gelen haklı tepkiler üzerine İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tarafından geçtiğimiz yıl durdurulan Trafik Elektronik Denetleme Sistemi (TEDES)’ten bahsederek başlayan Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Akdeniz, “Gazetelere yansıyan konular vardı. Belediyelerin kurduğu sistemlerde bazı usul hataları oldu. Vatandaşın birden fazla radar cezası nedeniyle edildiği görüldü. Bakanımız tarafından müdahale edildi. Usul ve esaslar değişti. Şimdi kamu yararı esas alınarak yeniden işlemeye başlayacak” dedi.

“Trafik kazalarını azaltmak için emniyet güçleri olarak olarak görünürlülüğümüzü artırıyoruz. Bu da yetmiyor teknolojiyi kullanıyoruz. Her sürücünün başına trafik polisi verme imkanımız yok” diyen Akdeniz, ” Daha önce bir dakika içinde 3 anlık hız tespitinden vatandaşlarımızın 3 ayrı ceza aldığı görüldü. Bu vicdanen doğru değildir. Bizim derdimiz vatandaşı devlete küstürmek değildir. Mümkünse ortalama hız yapacaksınız. Kural ihlalini alışkanlık haline getiren varsa bir defa ceza kesilecek. Örneğin 100 km’lik bir yolda 10 km’de bir anlık hız tespiti yapılacak” dedi.

 

Radar cezası sürücüleri küstürmeyecek

Intertraffic İstanbul “Ulaşım Sistemlerinin Türkiye’deki Geleceği” Paneli’ne konuşmacı ve izleyici olarak katılan çok sayıda belediye temsilcisi, toplu ulaşım konusundaki sıkıntılarını dile getirme fırsatı buldu. Panele, moderator TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Sözcüsü, Erzurum Milletvekili, Intertraffic İstanbul Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Akdeniz, İzmir Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Daire Başkanı Kader Poyraz, Adana Büyükşehir Belediyesi Ulaştırma Daire Başkanı İlyas Karabıyık, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Planlama ve Raylı Sistemler Daire Başkanlığı A.Ş. Genel Müdürü Serdar Çiçekler ve Mardin Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Daire Başkanı Erol Beşe konuşmacı olarak katıldı.

 

Belediyeler Toplu Ulaşımda 65 Yaş Uygulamasına Yeni Düzenleme İstiyor…

En çok dile getirilen konulardan biri 2014 yılından bu yana 65 yaş üstündekilere şehir içi toplu taşıma araçlarında bedava seyahat imkanı sağlayan uygulamaların, belediyeleri sıkıntıya düşürmesi oldu. Emeklilerin yoğun olduğu bölgelerde 65 yaş ücretsiz seyahat uygulamasının ulaşımın yüzde 30’una karşılık geldiğini ifade eden belediye temsilcileri, bu uygulamayı çok beğendiklerini ve desteklediklerini ancak, bu hakkı suistimal edenlerin bulunduğuna dikkat çektiler ve Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı’dan yardım istediler. Prof.Dr.Ilıcalı ise 65 yaş uygulamasına dair İstanbul’daki verilerin tekrar incelenip gözden geçirilmesinin mümkün olduğunu belirtti ve konuyu takip edeceğini ifade etti.

 

Servis Taşımacılığı ve Toplu Taşıma Arasındaki Yüzde 10’luk KDV Farkı Ortadan Kaldırılmalı…

Servis araçları ve toplu taşıma arasındaki yüzde 10’luk KDV farkının yarattığı güçlük gündeme getirlen sıkıntılar arasındaydı. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Planlama ve Raylı Sistemler Daire Başkanlığı A.Ş. Genel Müdürü Serdar Çiçekler, “Balıkesir olarak, büyükşehir olduktan sonra 2 yıl içinde toplu ulaşımda sistemi oturtmayı başardık. Ama çözüm üretemediğimiz bazı konular var. Büyüklerimizden destek istiyoruz. Sisteme esnafı alıyorsunuz. Çalışmaya başlıyor. Fakat verginin yüksekliği nedeniyle bir süre sonra sistemden çıkmak ve eskiye dönmek istiyorlar. Çünkü, servis taşımacılığında KDV yüzde 8, toplu taşımada yüzde 18. Arada yüzde 10’luk bir fark var. Eğer toplu taşımada da KDV’de yüzde 8 gibi bir indirim getirilirse, esnafımız da rahat eder. Herşeyi aşıyoruz, bu noktayı aşamıyoruz” dedi.

 

Intertraffic İstanbul 9. Uluslararası Altyapı, Trafik Yönetimi, Yol Güvenliği ve Park Sistemleri Fuarı’, 24-26 Mayıs 2017 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlendi. Fuara, 30 ülkeden yaklaşık 200 katılımcı ve başta Avrupa ülkeleri olmak üzere İran, Irak, Suudi Arabistan, Katar, Rusya ve Türki Cumhuriyetler gibi 90’dan fazla ülkeden ziyaretçi katıldı.

 

 

Avec Car Rentals İstanbul Atatürk Havalimanında !

Günlük Araç Kiralama sektörüne kısa süre önce iddialı bir şekilde giren Avec Car Rentals, İstanbul Atatürk Havalimanı Ofisini Dış Hatlar Terminalinde açtı. Müşteri odaklı yönetim ve kaliteli hizmetten ödün vermeyen anlayış ile yola çıkan Avec Car Rentals. İzmir Adnan Menderes Havalimanı ofisinde olduğu gibi ara havuzunu sıfır km araçlar ile hizmet verecek. Bu araçlar Volkswagen Passat, Skoda Superb, Seat Leon, Volkswagen Polo, Volkswagen Golf, Seat Ibıza, Skoda Octavia, Skoda Kodiaq, Audi A3, Volkswagen Tiguan, Volkswagen Caravelle, Volkswagen Jetta gibi güvenlik ve sürüş konforu yüksek araç modellerinden oluşturdu.

Avec Car Rentals ile büyük iş birliği

Başarılı yatırımları ile Türkiye Otomotiv Sektörünün önde gelen firmalarından biri olan Avek Otomotiv ile birlikte. Paşalı Grubu’nun otomotiv sektöründeki ikinci yatırımı olan marka, www.aveccarrentals.com web sitesi üzerinden müşterilerinin hızlı ve avantajlı araçlar kiralayabileceği çözümler sunmakta. Çok kısa sürede İstanbul Atatürk Havalimanı İç Hatlar Terminali, Bodrum Havalimanı ve Edremit Koca Seyit Havalimanı ofislerini de açacaklarını belirten marka yetkilileri müşterilerine mükemmel bir kiralama deneyimi yaşatmayı hedeflediklerini dile getiriyorlar.

Osram’dan büyük atak

İhtiyaca özel ve üst düzey çözümler sunan dünya aydınlatma devi OSRAM ‘ın biyolojik etkili aydınlatması BMW Motorsport sürücülerini zorlu yarış mücadelesinde yalnız bırakmadı

BMW Motorsport, Almanya- Nürburgring’de 27-28 Mayıs tarihlerinde yapılan 24 saatlik yarış boyunca OSRAM’ın biyolojik etkili aydınlatmasını kullandı.

BMW Motorsport’un yeni resmi ortağı olan OSRAM, hem yarıştan önce hem de yarış sırasında canlandırıcı aydınlatma sağlayarak sürücü ve mühendislerin uyanıklıklarını ve konsantrasyonlarını artırmaya yardım etti. LED ışıklı gözlükler ve özel aydınlatma armatürleri şeklinde sunulan ürünler sürücü ve mühendislerin zorlu 24 saatlik yarış sırasında tam ihtiyaçları olduğu zaman enerjilerini harekete geçirmek ve dikkatlerini keskinleştirmeye yardım etmek için tasarlandı.

OSRAM CTO’su Stefan Kampmann “BMW Motorsport’un bizim yenilikçi aydınlatma çözümlerimizi tercih etmiş olmasından mutluyuz. Üst düzeyde rekabetçi sporlar optimum performans gerektiriyor ve bizim aydınlatma uzmanlığımızın yarış takımına yardım edebileceği yer de tam olarak burası,” dedi. BMW Motorsport Direktörü Jens Marquardt “Nürburgring’de gerçekleşen 24 saatlik rekabet yarış tarihinde olmadığı kadar yoğun. Bu da detayları çok daha önemli hale getirdiği için OSRAM’ın resmi ortak olarak bize katılmasından gerçekten mutluluk duyuyorum. Yenilikçi çözümleri ve aydınlatma alanındaki deneyimi ile OSRAM sürücülerimizin yarış sırasında geceleri Nordschleife’in benzersiz zorluklarına adapte olmalarına büyük bir katkıda bulundu” dedi.

Osram Biyolojik Etkili Aydınlatma

LED ışıklı gözlükler sürücülerin yarışlara hazırlanmasına yardımcı olmak için kullanılıyor. Mavi LED ışık merkezi sinir sistemini uyararak onları yarışmak için hazırlıyor.

Ayrıca, ortak mahal ve pit duvarı kontrol merkezine hem sürücülerin hem de mühendislerin yararına olacak özel aydınlatma armatürleri takılıyor. Bunlar yüksek mavi ışık vererek gece bölümlerinde bile konsantrasyon seviyelerini yükseltmeye ve korumaya yardımcı oluyor.

Biyolojik etkili aydınlatmanın kullanıldığı tek alan spor değil. Bu teknoloji, uzun uçuşlarda ortaya çıkan jet-lag rahatsızlıklarını azaltmak için uçaklarda da kullanılabiliyor. Doğru kullanıldığında, kendine gelme hızını günde bir saatlik zaman farkından -ışık desteği olmadan- günde üç saate çıkarabiliyor. Ayrıca okullarda da kullanılarak öğrencilerin konsantrasyonunu artırmaya yardımcı oluyor. Huzur ve bakım evlerine kurulduğunda gündüz/gece döngüsünün takibini yitirmiş olan demans hastalarını stabilize etmeye yardım edebiliyor.

Biyolojik etkili aydınlatma teknolojisi, içindeki ışık renk ve yoğunluğunu adapte eden özel aydınlatma armatürleri ve sistemleri kullanarak ofis çalışanlarının da performans ve konsantrasyon seviyelerini optimize ediyor.

Mavi ışıklı gözlüklerin canlandırma etkisi, kırmızı ışıklı olanların ise sakinleştirici etkisi var. Böylece sürücüler yarışlardan önce daha zinde olabiliyor, molalarda ise daha iyi rahatlayabiliyorlar.

 

Doğuş ödül almaya devam ediyor

Doğuş Otomotiv Değer ve İlgi Merkezi (DİM), Londra’da düzenlenen Contact Center World Awards EMEA bölgesi finallerinden 4 ödülle döndü.

DİM, ‘En İyi İşe Alım Modeli’ ve ‘En İyi Müşteri Deneyimi’ kategorilerinde altın madalya, ‘En İyi Teknoloji İnovasyonu’ kategorisinde gümüş madalya ‘En İyi Çağrı Merkezi’ kategorisinde ise bronz madalyanın sahibi oldu.

Doğuş Otomotiv ‘e 4 ödül birden

Dünyanın en büyük çağrı merkezi organizasyonu ContactCenterWorld.com tarafından geleneksel olarak düzenlenen Dünya Çağrı Merkezi Ödülleri’nin 22-26 Mayıs tarihleri arasında Londra’da gerçekleştirilen EMEA Bölgesi (Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Bölgesi) finallerine Doğuş Otomotiv Değer ve İlgi Merkezi (DİM), aldığı 4 ödülle damga vurdu.

DİM, işe alım süreçlerindeki yenilikçi bakış açısıyla ‘En İyi İşe Alım Modeli’; inovatif ve kaliteli hizmet anlayışı odağında oluşturduğu müşteri merkezli yapısını anlattığı ‘En İyi Müşteri Deneyimi’ kategorilerinde birinciliği alarak, altın madalyanın sahibi oldu.

DİM ayrıca, Yol Yardım hizmetlerindeki dijitalleşmeyi aktardığı ve inhouse geliştirilen bir uygulama olan Diyalog uygulamasıyla ‘En İyi Teknoloji İnovasyonu’ kategorisinde gümüş madalya aldı. Farklılaşan tüm süreç ve uygulamalarını paylaştığı ‘En İyi Çağrı Merkezi’ kategorisinde ise bronz madalyaya layık görüldü.

Sektörün en prestijli ödül organizasyonu olarak gösterilen ve bu yıl 12’ncisi düzenlenen finallerde 34 farklı kategoride en iyiler belirlendi. İki etaptan oluşan organizasyonun ilk etabında tüm kategorilerde EMEA, APAC ve Amerika bölgelerinin belirlenen birincileri, Ekim ayında düzenlenecek organizasyonda dünya birinciliği için yarışacaklar. İki kategoride altın madalya kazanan DİM, Ekim ayındaki büyük finalde, APAC ve Amerika bölgelerinin kazananlarıyla mücadele edecek.

DİM finallere dünya birincisi unvanıyla gidecek

Geçen yıl düzenlenen ve ilk kez katıldığı organizasyonda da ‘En İyi Müşteri Deneyimi’ kategorisinde önce EMEA, sonra dünya birincisi olan DİM, aynı yıl ‘En İyi Çağrı Merkezi Dizaynı’ kategorisinde EMEA Bölgesi ikinciliği ve dünya üçüncülüğünü kazanmıştı.

 

Nissan kazandırmaya devam ediyor

Nissan ‘dan yaz fırsatı. Nissan, Haziran ayında tüketicilere cazip fırsatlar sunuyor. Yaz başlarken bir Nissan sahibi olmak isteyenler birbirinden avantajlı finansman seçeneklerinden ve nakit alım indirimlerinden aynı anda yararlanabilecek.

Nissan ‘dan yaz fırsatı

Japon otomobil devi marka, Haziran ayına özel fırsatlarla yaz heyecanını yollara taşıyor. Ay boyunca şehrin vazgeçilmezi Micra’da ve yüksek enerjili modeli Juke’da yüzde sıfır faiz ve 12 ay vade fırsatı sunan marka, Micra için 12 bin TL, Juke için ise 18 bin TL krediyi tüketicilerle buluşturuyor.

Markanın SUV ailesinin prestijli üyesi X-Trail ve segmentinde lider konumda bulunan Qashqai modelleri, 0,99 faiz oranı ve 15 ay vadeli 40 bin TL kredi fırsatıyla marka showroom’larında sahiplerini bekliyor.

Ailelerin gözdesi Pulsar’da ise, 2016 modellerinde, yüzde 0,99 faiz 15 ay vadeli 40 bin TL kredi imkanı bulunuyor.

Tüm Nissan modellerinde sunulan cazip finans fırsatlarına ek olarak bayilerde marka heyecanını yaşamak isteyenleri peşin alım indirimi bekliyor.

Haziran ayı boyunca efsanevi pick-up modeli Navara’da, 2017 modellerinde, 40 bin TL krediye, 15 ay için yüzde 0,99 faiz ve 2.500 TL’ye varan peşin alım fırsatları bir arada sunuluyor.

Yeni Renault Koleos Türkiye’de satışa sunuldu

Yeni Renault Koleos tasarımı, konforu ve ileri teknolojiye sahip donanımları ile D-segmenti bir SUV’dan beklenen tüm özellikleri bünyesinde barındırıyor. Kadjar, yenilenen Captur’un ardından Yeni Koleos’un pazara sunulması ile Renault SUV serisi tamamlanıyor.

Güçlü ve kaslı çizgilere sahip tasarımı ile Yeni Renault Koleos 4×2 ve 4×4 seçenekleri ile 210 mm zemin yüksekliği sayesinde her türlü arazide sürüş kabiliyeti sunuyor.

Isıtma ve havalandırma özelliğine sahip koltukları, sınıfının en iyisi olan 289 mm’lik arka diz mesafesi ile Yeni Renault Koleos, konforlu bir iç mekana sahip. Eller serbest bagaj kapağı ve arka koltuklara kadar uzanan panoramik açılır tavan Yeni Renault Koleos ile yolculuğu keyifli ve konforlu hale getiriyor.

Renault’nun yeni marka kimliğinin imzası olan far tasarımına sahip Yeni Koleos’ta Full-LED ‘Pure Vision’ teknolojisi yer alıyor. Tasarımı ile dikkat çekmesinin yanı sıra halojen farlara oranla yüzde 20 daha güçlü olma özelliği ile güvenliği de arttırıyor.

Yeni Renault Koleos Aktif Acil Fren Destek Sistemi, Şerit Takip Sistemi, Kör Nokta Uyarı Sistemi, ESC gibi kapsamlı sürüşe yardımcı sistemi (ADAS) bünyesinde barındırıyor.

R-LINK 2 multimedya sistemi sürüş yardımcıları, eller serbest telefon, navigasyon gibi fonksiyonları koordine ediyor. 7 ve 8,7 inçlik ekran seçenekleri ile konfor ve güvenliğe de katkıda bulunuyor. Tamamen yenilenen tasarımı ile Koleos, D segmenti otomobillerle özdeşleştirilmiş zarafet ve özellikleri güçlü bir SUV ile birleştiriyor.

Türkiye’de Yeni Renault Koleos Touch ve Icon olmak üzere 2 ekipman seviyesi ve 2 dizel motor seçeneği (1.6dCi 130bg X-tronic otomatik 4×2 / 2.0dCi 175bg X-tronic 4×4 otomatik) ile pazara sunuluyor.

Yeni Renault Koleos Türkiye’de 8 Haziran 2017’den itibaren 162.500TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor.

Oyak Grubu – Renault Mais Genel Müdürü Berk Çağdaş: “SUV segmenti Türkiye’de son üç yılda kaydadeğer bir artış kaydetti. Bu segment, 2013 yılında binek otomobil pazarından yüzde 11,5 pay alırken 2017 yılında bu pay 16,5’a yükseldi. SUV, Sedan ve Hatchback’ten sonra en çok tercih edilen kasa tipi. D SUV segmenti binek otomobil pazarının yüzde 1,8’ini, D segmentinin ise yüzde 15,5’ini temsil ediyor. Yeni Koleos ile bu segmente güçlü bir geriş dönüş gerçekleştiriyoruz. Renault’nun yeni tasarım kodlarını taşıyan Koleos, bir SUV’dan beklenen kalite ve özelliklere sahip. Kadjar ve Captur’ün ardından Yeni Koleos’un pazara sunulmasıyla müşterilerimize eksiksiz bir SUV serisi sunuyoruz.” dedi.

  • Yeni Renault Koleos Güçlü dış tasarım ve konforlu iç mekan

Yeni Koleos altı gözalıcı gövde rengine ve 17-19 inç aralığında 4 farklı jant tasarımına sahip: Ultra Gri, Elmas Beyaz, Muson Gri, Metalik Siyah, Mineral Bej, Lagün Mavi

Krom detayları ile dikkat çeken Yeni KOLEOS’un taşıdığı SUV genleri kabinde de göze çarpıyor.

Yeni KOLEOS’un far tasarımı Renault’nun yeni tasarım kimliğini yansıtıyor. İyi bir gece görüşü için halojen farlara oranlara yüzde 20 daha güçlü olan Full LED Pure Vision farlar, gündüz farları (DRL), sürekli yanan LED farlarda ise daha parlak 3D efektli Edge Light teknolojisi kullanıldı.

Toplam uzunluğu 4,673mm olan aracın 2,705mm’lik aks mesafesi sınıfının en uzunları arasında. Bu da Yeni KOLEOS’un D-segmenti SUV olarak rekor kıran bir iç mekân alanına sahip olmasını sağlıyor.

Isıtma ve havalandırma, elektrikli ayarlanabilir bel desteği gibi öne çıkan özelliklere sahip koltukların sunduğu konfora ek olarak Yeni Koleos rakiplerini geride bırakan 289 mm’lik diz mesafesine sahip. Sıra dışı kabin alanına ek olarak Yeni KOLEOS son derece büyük modüler bir bagaj alanı (538 litre) ve sayısız pratik saklama çözümleri sunuyor.

Yeni KOLEOS’un yumuşak deri ve kromun birleştiği iç mekanı, sağlam SUV özellikleriyle üst segment bir aile otomobilinden beklenecek kaliteyi ustaca harmanlıyor.

Yeni KOLEOS’un kabini arka koltuklara kadar uzanan panoramik açılır cam tavan (0.80 m2) sayesinde son derece parlak ve iç açıcı. Ayrıca eller serbest bagaj kapağı sayesinde tamponun alt kısmındaki sensör sayesinde eller serbest açılma mümkün oluyor.

  • Yeni Renault Koleos Üstün teknolojik özellikler

R-LINK 2 multimedya sistemi

Yeni KOLEOS R-LINK 2 multimedya sistemi ile sunuluyor. Bağlantı teknolojisine sahip söz konusu tablet Renault’nun üst segmentlerinde yer alıyor ve bilgi-eğlence navigasyon, eller serbest telefon, radyo ve sürücü yardımcıları gibi fonksiyonları koordine ediyor. 7-inçlik harita veya 8.7 inçlik portre formatında dokunmatik ekrana sahip R-LINK 2 Navigasyon, eller serbest telefon, Bluetooth®, ses tanıma, sürüş verileri ve kabin kişiselleştirme gibi teknolojik özellikleri barındırıyor.

Daha emniyetli sürüş için tasarlandı

Yeni Koleos, Renault’nun aktif ve pasif güvenlik alanındaki engin deneyiminden istifade ediyor. Çarpışmanın tipine ve yolcuların araç içerisindeki pozisyonlarına göre şişen iki adet adaptif hava yastığı, ön yolcular için iki adet göğüs/omuz hava yastığı, iki perde hava yastığı, Isofix bağlantı noktaları yer alıyor.Aktif güvenlik konusunda ise Yeni Koleos, en son teknoloji ürünü sistemlere sahip. Elektronik denge kontrolü sistemi (ESC), fren destek sistemi, elektronik fren kuvveti dağılımı ve yokuş kalkış desteği standart olarak sunuluyor.

  • Türkiye pazarında Yeni Koleos

2 dizel motor seçeneği

Yeni Koleos Türkiye’de 8 Haziran 2017’den itibaren 162.500TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuldu. Touch ve Icon olmak üzere 2 ekipman seviyesi ve 2 dizel motor seçeneğine (1.6dCi 130bg X-tronic otomatik 4×2 / 2.0dCi 175bg X-tronic 4×4 otomatik) sahip.

Her iki dizel motor da Euro6 ile uyumlu ve Stop & Start, NOx tutucu ve parçacık filtresi ile donatılmış durumda.

1.6 dCi 130bg X-Tronic otomatik 4×2

Bu motor sürüş keyfi ve verimliliği ile biliniyor. Motorun verimli tasarımı sayesinde (kare mimari, downsize edilmiş, turbo şarjlı) Renault’nun motor sporlar dünyasında, özellikle de Formula 1’de elde ettiği deneyimin bir ürünü. Söz konusu motor sadece iki tekerlekten çekişli versiyonlarda sunuluyor. Tronic otomatik vites kutusuyla eşleşen bu motorun azami torku 1,750 ila 2,250 d/d arasında 320Nm.

2.0dCi 175bg X-tronic otomatik 4×4

2.0 litrelik dizel motor Yeni Koleos’un en güçlü motoru. Azami gücü 3,750 d/d’de 175hp (127kW) olup, maksimum torku 2,000 ila 3,000 d/d arasında 380Nm. . 2.0 dCi 175 X-tronic 4×4 versiyonu tüketici ile buluşuyor.

X-Tronic otomatik vites kutusu, alışılagelmiş otomatik vites kutularına göre sürüş keyfini artırmak ve yakıt tüketimini düşürmek üzere tasarlandı.

Yeni KOLEOS’un ALL MODE 4×4-i teknolojisi sahip olduğu özellikleri Renault Nissan İttifakı’nın dünya çapında kullanılan milyonlarca otomobilinde kanıtladı. Bu dört tekerlekten çekiş sistemi her koşulda optimum yol tutuşu için gerekli kullanım şartlarını sürekli gözetim altında tutuyor.

Yeni Koleos’ta 2 farklı ekipman seviyesi bulunuyor: Touch ve Icon.

Touch: Otomatik klima, otomatik yanan farlar ve yağmur sensörü, Eller Serbest Kart Sistemi, Elektrikli Park Freni, geri görüş kamerası, elektrikli katlanır yan aynalar, kendiliğinden kararan iç dikiz aynası, deri direksiyon simidi, 7” dokunmatik ekranlı R Link 2.0, C şeklinde LED gündüz farları, karartılmış camlar, tavan barı, 17″ alüminyum alaşımı jantlar.

Opsiyon: Aktif Acil Fren Destek Sistemi, Kör Nokta Uyarı Sistemi, 18″ alüminyum alaşımlı jantlar, elektrikli açılır panoramik cam tavan

Icon: 8,7” dokunmatik ekranlı R Link 2.0, Pure Vision Full LED ön farlar, Eller Serbest Bagaj Sistemi, deri koltuklar, havalandırmalı, ısıtmalı ve elektrikli ön koltuklar, iç ambiyans aydınlatma, 18”alüminyum jantlar, kör nokta uyarı sistemi, Şerit takip sistemi, Otomatik uzun&kısa farlar)

Opsiyon: Aktif Acil Fren Destek Sistemi, Eller Serbest Park Sistemi elektrikli açılır panoramik cam tavan, 19″ alüminyum alaşımlı jantlar

 

Toyota , 2050 çevre vizyonuyla ilerliyor

Ürettiği araçlarda olduğu kadar, idari ve operasyonel çalışmalarında da çevre dostu bir yaklaşım ortaya koyan marka, 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nü gerçekleştirdiği bir dizi etkinlikle kutluyor. Sağlamlıktan, konfordan ve teknolojiden ödün vermeden otomobiller üreten Toyota, özellikle 40 yıldan fazla bir süredir tüm dünyada çevre ile ilgili çalışmalara imza atıyor.

Toyota gelişmeye devam ediyor

Toyota düzenlenen etkinliklerde ürünleriyle ilgili baskılı katalog yerine e-katalog sunarak buraya ayırdığı bütçe ile çocuklara kitaplar dağıtıyor. Marka ayrıca geri dönüşümün önemine dikkat çekmek için geçtiğimiz haftalarda yaptığı bir etkinlikte, Fırat Üniversitesi Güzel Sanatlar Eğitim Bölümü Öğretim Görevlisi Rüçhan Keçeci tarafından atık malzemelerden yapılan ve sanat eserine dönüştürülen Toyota C-HR’ın birebir kopyasını da sergiledi.

Toyota konuyu 6 başlıkta topluyor

Toyota Çevre Hedefi 2050 Toyota, otomobillerin çevresel etkilerini sıfıra indirmek amacıyla 6 ana başlıktan oluşan 2050 Çevre Hedefi doğrultusunda stratejilerini sürdürmeye devam ediyor. Yeni otomobillerde sıfır emisyon hedefiyle yola çıkan Toyota, 2050 yılında, emisyon oranını 2010’a göre yüzde 90 düşürmeyi amaçlıyor. 1997 yılından bu yana çevre dostu 10 milyondan fazla hibrit otomobil satışı gerçekleştiren marka, 2020 yılında her modelinin birer hibrit versiyonu olması hedefini taşıyor.

İkinci hedefinde, emisyon oranını araç ömrü boyunca sıfırlamak için teknolojiler geliştirmeye devam eden marka, üçüncü hedef olarak da üretimde ortaya çıkan CO 2 emisyonunu sıfırlama gayreti içinde. Bu amaçla; CO 2 emisyonunu azaltmak üretim fabrikalarında güneş ve rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanıyor.

2050 yılında su ihtiyacının, bugünkü seviyeye göre yüzde 55 artacağını öngören marka, dördüncü hedef olarak fabrikalarında yağmur suyu kullanımını artıracak. Bunun yanında kullanılan suyun yeniden kullanımını sağlayacak projelere destek verecek. Dünyada artan nüfusun ve ekonomik büyüme baskısının, tüketimi giderek artırdığına dikkat çeken marka beşinci hedef olarak çevreci materyaller kullanmayı amaçlıyor. Ayrıca otomobil yapımında kullanılan parçaların ömrünü daha da uzatmak adına geri dönüşüm teknolojisinin geliştirilmesini amaçlıyor.

Marka, 40 yıldır bu konuda çalışıyor ve dünyadaki ilk teknolojileri kullanma konusunda liderlik ediyor. Altıncı hedef olarak gelecekte doğa ile uyumlu bir toplum kurma hedefini taşıyor. İnsanların ve doğanın gelecekte bir arada yaşamaya devam etmesi için ormanların ve doğanın tüm bölgelerde korunmasının gerekliliğine inanıyor. Bu konuda marka farkındalık yaratmak adına fabrikalarını ağaçlandırıyor ve çevresel aktiviteler yapıyor.

Toyota haziranda ayağınızı yerden kesecek

Toyota’nın haziran kampanyasında 2017 model yılı Corolla’nın dizel modellerinde 9 bin 500 TL’ye varan indirimler yer alırken, benzinli Corolla’larda da mayıs ayında başlayan 9 bin 500 TL’lik kampanya indirimi devam ediyor. Corolla’nın benzinli modellerinden birini tercih edenler için ayrıca 28.000 TL tutarındaki 12 ay kredi kullanımında “yüzde 0” faiz seçeneği de alternatif olarak kampanyada yerini alıyor. Toyota Corolla haziran kampanyasına özel olarak 62 bin 950 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor.

Türkiye’de üretilen ve tüm dünyada büyük bir ilgi ile karşılanan 2017 model Toyota C-HR’ın 1.2 turbo benzinli modelleri de haziran kampanyasında 92 bin 950 TL TL’den başlayan fiyatlarla alıcılarını bekliyor.

Haziran kampanyasında Yaris için de büyük indirimler ve avantajlar bulunuyor. Yaris 8 bin 350 TL’lik indirimle haziran kampanyasındaki yerini alırken, 2016 ve 2017 model yılı Yaris’lerde Motorlu Taşıtlar Vergisi Toyota tarafından karşılanıyor. Bunun yanında ayrıca hem 2016 hem de 2017 model yılına ait Yaris’lerde metalik renk farkı da alınmıyor.

Auris ve Auris TS 1.6 benzinli versiyonları 8 bin 300 TL, Auris’in 1.33 Life versiyonu ise 4 bin 650 TL indirim ile dikkat çekiyor. Auris’ler 64 bin 450 TL’den başlayan fiyatlarla showroomlardaki yerini alıyor. Avensis’in benzinli versiyonları 7 bin 200 TL’lik indirim ile sunulurken, Hilux 4×4 Hi-Cruiser A/T modelindeki 6 bin 500 TL’lik indirim haziran ayında da devam ediyor. Toyota'nın en güçlü hibrit modeli RAV4 Hybrid de ÖTV teşviği ile çok avantajlı fiyatlar ile yeni sahiplerini bekliyor.

Yüzde 1,22’den başlayan faiz oranları ve her bütçeye göre şekillendirilebilen 48 aya varan vade seçenekleri ile Toyota’nın haziran kampanyasından yararlananlar, diledikleri takdirde ödemelerine 2017 yılının aralık ayında başlayabiliyorlar. Bunun yanında, markası ne olursa olsun eski araçlarını değiştirip yeni bir Toyota almak isteyenler için Toyota Plazalarda “takas” imkanı da bulunuyor.

Bajaj, Euro 4’e hazır olan tek marka

Dünyanın en büyük motosiklet üreticileri arasında yer alan ve Türkiye distribütörlüğü Kuralkan Motorlu Araçlar Üretim Sanayi ve Dış Ticaret A.Ş. tarafından yürütülen Bajaj, Türkiye’de tüm modelleri Euro4 teknolojisine sahip olan ilk ve tek marka. Teknolojinin ve yeniliklerin öncüsü olmayı ilke edinen Bajaj’ın 2017 model Euro4 teknolojisine sahip motosikletleri; performans, güvenlik, yakıt tasarrufu ve düşük karbon salınımı özelliği ile performansını zirveye taşırken, hem cebinize hem de doğaya dost bir yaklaşım sergiliyor. Euro4 teknolojisine sahip Bajaj motorların getirdiği avantajlar:

 Yüksek Güvenlik

Euro4 teknolojisine sahip Bajaj motosikletlerinde ABS fren sistemi veya KFS (Kombine Fren Sistemi) standart olarak bulunuyor. ABS, frenleme esnasında teker kilitlenmesini önlediği için motosikletin dengeli bir şekilde güvenle frenlemesini sağlıyor. Bu sayede zorlu hava şartlarında bile durmak çok güvenli…

 Maksimum Performans

Enerjinin en verimli şekilde kullanılmasını sağlayan full enjeksiyon sistemi sayesinde motosikletlerin performansı daima maksimumda. Mükemmel sürüş deneyimi yaşatan Euro4 teknolojisine sahip Bajaj motosikletlerinde bulunan yeni enjeksiyon sistemi sayesinde yakıt deposunda buharlaşan yakıt, özel bir sistem ile tekrar kullanılmak üzere silindire gönderilerek daha fazla yakıt tasarrufu da sağlıyor.

 Çevreye Duyarlı

Çevreye duyarlı motor teknolojisi hava kirliliğini de önlüyor. Bajaj, Euro4 teknolojisiyle karbon salınımını azaltarak çevre dostu kimliğiyle de öne çıkıyor.

 OBD1 İle Hızlı ve Kesin Arıza Tespiti

OBD1 ile servis hizmetleri hızlı ve kusursuz, profesyonel ve teknolojik. Diagnostik cihaz yardımıyla motosikletin ana kontrol ünitesine bağlantı kurularak, ilgili verilerin okunması, sistemin kontrol edilmesi, arızaların tespit edilmesi, gerek görüldüğünde güncellenmesi, en hızlı ve en güvenilir şekilde sağlanıyor. Euro4’un bir başka özelliği de bu standartların uzun kilometreler boyunca garanti altında olması.

YENİ MODELLER BAYİLERDE

Euro4 teknolojisi ile gelen ABS, Full Enjeksiyon, OBD1 ve Yakıt Buharı Koruma Sistemleri ile sokakların asi çocuğu yeni Pulsar NS200, RS200 ve NS160 ile adventure naked sınıfının iddialı modeli Dominar 400 bayilerdeki yerini aldı. 126 bayii ve 187 servis noktası ile Bajaj, Türkiye’nin 62 ilinde hizmet vermektedir.

 

1 Milyonuncu porsche 911 banttan indi

Günlük kullanım için örnek niteliğinde bir spor otomobil olan ve gerek yüzü, gerekse de ruhuyla Porsche markasının bir simgesi haline gelen 911 modelinin 1 milyonuncusu üretim hattından indi.

Zuffenhausen’daki fabrikada üretilen bir milyonuncu model, 1963 yılında pazara ilk sunulan orijinal 911’ini takip eden birçok ayrıcalıklı özellikle birlikte, özel “İrlanda Yeşili” rengiyle bir Carrera S oldu.

Porsche ürün gamının stratejik olarak en önemli modellerinden biri olmayı sürdüren roadster model, aynı zamanda markanın dünyadaki en karlı otomobil üreticileri arasındaki konumunu korumasına da büyük bir katkı sağlıyor.

Tam anlamıyla bir efsane

Yeni bir sınıf yaratarak premium spor otomobil segmentinin zirvesinde yer alan Porsche 911, sadece 2016 yılında, dünyanın dört bir yanına 32 bin 365 adet gönderildi. Gerid kalan yıllara rağmen ayrıcalığını korumayı başaran ve en çok arzulanan koleksiyon parçalarından biri haline gelen 911’in bu anlamda bir efsane. Bugüne kadar üretilen 911 modellerin yüzde 70’inden fazlası hala yollarda.
Motorsporlarındaki başarısıyla büyüdü

Otomotiv dünyasının efsane modelleri arasında yer alan 911, bulunduğu yere özellikle motorsporlarındaki sayısız başarısıyla ulaştı. Başka hiçbir spor otomobil, başarının formülünü hem yarış pistleri hem de yol için tasarlanan 911 kadar temsil edemiyor. Porsche markasının bugüne kadar yarışlarda elde ettiği 30 bini aşkın zaferin neredeyse yarısından fazlasına, bu ikonik otomobille ulaşıldı.

Temeline sadık

Porsche’nin eşsiz bir özelliği, orijinal 911’in temel konseptinden hiç ayrılmamış olması. 911’in teknolojisini geliştirmeye ve bu spor otomobili kusursuz hale getirmek için sürekli çalışan Porsche’nin başarısındaki önemli bir faktör de Zuffenhausen’daki şirket merkezinde yer alan ve tüm 911 modellerinin üretildiği üretim tesisi. Bugün, 911, 718 Boxster ve 718 Cayman olmak üzere tüm iki kapılı modeller ve türevleri, tek bir üretim hattından çıkıyor.