Fiat Egea Hatchback, Tofaş’ın ürettiği 5 milyonuncu araç oldu

Tofaş, dünya genelinde otomotivde önemli bir eşik olarak kabul edilen 5 milyonuncu aracını banttan indirdi.

Tedarikçi ve yan sanayisi ile dolaylı olarak 40 bin kişiye istihdam sağlayan dev bir fabrika haline geldiklerine değinen Tofaş CEO’su Cengiz Eroldu  “Murat 124 ile başlayan ve 5 milyonuncu araca uzanan yolculuğumuzda Bursa Fabrikamızdan 23 farklı modeli yollara çıkarmanın gururunu yaşadık. Bu süreçte edindiğimiz bilgi birikimini, en az üretimde eriştiğimiz rakamlar kadar değerli buluyorum. Yıllar içinde edinilen know-how’ın değerini maddiyatla ölçmek mümkün değil. Bu bilgi birikimi bizi bugün otomotiv sektöründe iyi bir üretici olmanın ötesinde iyi bir ürün geliştirici haline getiriyor; bize küresel rekabet gücü sağlıyor. Bugün sadece kendimiz için değil, sektör için de teknoloji üretir hale gelmenin gururunu yaşıyoruz. 5 milyon araca giden yolculuğumuzda emeği geçen tüm çalışanlarımıza, bayilerimize, tüm tedarikçi ve yan sanayimize teşekkür ediyorum” dedi.

 

Merhum Vehbi Koç tarafından, Türkiye otomotiv sanayisinin gelişmesi hedefi ve “Türkiye’de insanları otomobil sahibi yapma” vizyonuyla temelleri atılan Tofaş Türk Otomobil Fabrikası’ndaki 5 milyonuncu araç, 8 Temmuz Cuma günü banttan indirildi. Tofaş’ın ürettiği 5 milyonuncu araç, 1 milyar dolarlık tarihi yatırım ile hayata geçirilen Egea Model Ailesi’nden Fiat Egea Hatchback oldu. Kurulduğu yıl 20 bin adetlik üretim kapasitesi ve 600’e yakın çalışanıyla mütevazı bir fabrika olan Tofaş, bugün 400 bin adetlik üretim kapasitesi, 10 bini aşan çalışanı ile 7 markaya aynı anda ürün geliştiren ve üretim yapan dev bir fabrikaya dönüştü.

Tofaş CEO’su Cengiz Eroldu, bugün Türkiye otomotiv sanayisinde gerçekleşen toplam üretim ve ihracatın yüzde 25’e yakınını tek başına gerçekleştirmenin gururunu yaşadıklarını belirterek 5 milyonuncu aracın Tofaş’ın geçirdiği tüm evrelerin bir sonucu olduğuna dikkat çekti.

Koç Holding ve Fiat Chrysler Automobiles (FCA) ortaklığında faaliyetlerini sürdüren Tofaş’ın 1990’ların ortasına kadar dönemin sanayi ve ekonomik şartlarıyla, ağırlıklı montaj üretimi yaptığına değinen Eroldu, o yıllarda yan sanayinin oluşması yolunda önemli adımların atıldığını belirtti. 1995 yılında Tempra modeliyle Türkiye’nin ilk büyük ölçekli ihracatını başlattıklarını hatırlatan Eroldu, 1994 yılında başlanan Ar-Ge çalışmalarının yeni bir dönemin başlangıcı olduğunu vurguladı. 1996’da Gümrük Birliği ile Avrupalı araçların Türkiye’de serbestçe satılmasının kendilerini yepyeni bir rekabet ortamına getirdiğini belirten Eroldu “Tofaş olarak, bu dönemde bir taraftan Ar-Ge çalışmalarına başlamış, diğer taraftan Doblo üretiminde Avrupa’nın tek üretim merkezi haline gelmiştik. Türkiye otomotiv sanayisinin Avrupa’nın ticari araç üssü olma yolunda önemli bir adım böylelikle atıldı. Bir sonraki evre ise 2000 yılından sonraki 15 yıllık dönemdir. Bu dönemde de yurtdışı pazarlar için ürün geliştirmeye soyunduk. Ar-Ge, tasarım ve teknoloji yönetiminde becerilerimizi dünya pazarları için ürün geliştirebilecek düzeye getirdik. Doblo, Minicargo projeleri bu dönemin getirileridir. Bugün geldiğimiz noktada daha da ileri bir seviyedeyiz. Farklı pazarlar için hem ürün kavramı hem de ürün geliştiriyoruz. Böylelikle, küresel ürün yönetimi yapabilecek yetkinliğe ulaştık. Proje fikrini burada oluşturup, Egea’da olduğu gibi, geliştirilmesini üstlenir duruma geldik.  Türkiye otomotiv sektöründe ‘küresel ürün yönetimini’ bir model ailesi ile yapan tek şirketiz” dedi.

 

Tofaş Fabrikası’nda üretim ve ürün üzerinde yeni teknolojiler geliştirmeye odaklanılan bir dönemde olduklarını hatırlatan Eroldu, geçirilen tüm evrelerin sonucunda Türkiye’de pek çok ailenin ilk arabası olan araçlardan yola çıkıp otomotivin ana yurdu kabul edilen, Kuzey Amerika ülkeleri de dâhil olmak üzere, dünyanın pek çok yerine otomobil ihraç eden küresel bir oyuncuya dönüştüklerini söyledi

 

Tofaş CEO’su Cengiz Eroldu, “Murat 124 ile başlayan ve 5 milyonuncu araca uzanan yolculuğumuzda Bursa Fabrikamızdan 23 farklı modeli yollara çıkarmanın gururunu yaşadık. Bu süreçte edindiğimiz bilgi birikimini, en az üretimde eriştiğimiz rakamlar kadar değerli buluyorum. Yıllar içinde edinilen know-how’ın değerini maddiyatla ölçmek mümkün değil. Bu bilgi birikimi bizi bugün otomotiv sektöründe iyi bir üretici olmanın ötesinde iyi bir ürün geliştirici haline getiriyor; bize küresel rekabet gücü sağlıyor. Bugün sadece kendimiz için değil, sektör için de teknoloji üretir hale gelmenin gururunu yaşıyoruz. 5 milyon araca giden yolculuğumuzda emeği geçen tüm çalışanlarımıza, bayilerimize, tüm tedarikçi ve yan sanayimize teşekkür ediyorum” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir